Avrupa'nın Türkiye'ye karşı en ön cephedeki piyonu olarak görmesinden dolayı deliler gibi şımartıp tembelleştirmesi yüzünden uçurumun eşiğine gelen ülkenin durumu.
Düşünün; (misal olarak) Fiat, Renault, Ford gibi dünya devleri, kendi ülkelerindeki işçilik ücretleri tavan yapınca üretimlerini başka ülkelere kaydırmaya başladılar. Misal Doblo'nun Türkiye'de üretilmesi. Bu ülkeler arasında kimler yok ki? Hemen hemen herkes var, o çok ileri denen ispanya bile, ama Yunanistan yok!
Neden? Yıllardır AB Hibeleriyle ne Yunanlılar kendilerini geliştirme ihtiyacı duydular ne de Avrupa, nüfusunun da az olması nedeniyle, Yunanlıları yük görüp bundan gocundular. Ondan beklenen, Avrupa'nın kapısında bekçi köpekliği yapıp, Türkiye'ye havlayarak, fiziki ve manevi tehdit unsuru olmasıydı.
Sonra güç dengeleri değişti; Yunanistan ve Türkiye'nin aslında birbirlerinin pek sikinde olmadığı ortaya çıktı. Yunanistan'ın kartı gücünü kaybetmeye başladı. Bunun üzerine kendisini besleyen eller, kendi dertlerine düşünce, hibeler kesildi, sadece turizmin yetmediği anlaşıldı sanayisizlik, üretimsizlik dişlerini göstermeye başladı. yani: takke düştü kel göründü.