atatürk diktatördü

entry109 galeri
    26.
  1. devletin kuruluş aşamasında çok partili hayata geçilmediği bir dönemdeki yönetimi, sonraki gelen yöneticilerle kıyaslayıp sonra diktatör yakıştırması yapmak açıkça cahilliktir.

    yeni kurulan devletler ve o devrimciler tabiatı gereği demokratik davranamazlar. yeni kurulan devletlerde yeni rejimin korunması eskiye dönülmesi kaygısının bertaraf edilmesi gerekir. bu yüzden de rejime karşı gelenlere devletin bekası için bir takım yaptırımlar uygulanır. bunu antidemokratik yahut başka şekilde yorumlamamak gerekir. bu açıkça devletin yeni rejimini yani kendini koruma refleksidir.

    biz eski rejimi istiyoruz diyenlere, başka güçlerle iş birliği yapanlara buyrun oturalım konuşalım denilemez. çocuk oyuncağı değildir bu.

    sadece türkiye'ye has değildir. bütün devrimler ve ardından kurulan yeni rejimlerde aynı olayı gözlemleriz.

    ne zaman ki ülke rejimi içselleştirmiş kanıksamış ve kabul etmiştir ve rejimin ortadan kaldırılması parçalanma riski ortadan kalkmıştır o vakitten sonra devlet yurttaşlarına bir takım haklar vererek demokrasiyi geliştirme derinleştirme çabası içerisine girer.

    lakin sadece kendi menfaati için ülkesini demir yumrukla yöneten, ülkesinde yaşayan insanların huzur ve refahını ikinci plana atan, iktidarda kalmak için türlü oyunlar ve hileler yapan, ülkesini kalkındırmayan geliştirmeyen, hiç bir devrime ve yeniliğe imza atamamış eski rejimi devam ettiren, bütün erkleri zor kullanarak kendisinde toplayan insanlar dikdatördür. bu ayrımı yaparken daha dikkatli olmak gerekir.

    devrim yaparak yeni bir rejim getirmiş insanların rejimin bekçiliğini yapması diktatörlük olarak değerlendirlemez.
    bu yüzden bir herhangi bir devrime imza atmış halkını özgürleştirmiş, esaretten kurtarmış insanlara diktatör derken iki kere düşünmek gerekir.

    ayrıca her ne kadar rejimin adı cumhuriyette olsa o dönemde gerçek anlamda bir demokrasi oluşamadığından dolayı eninde sonunda alınan kararlar ve yapılanlar da tek adam'ın( mustafa kemal atatürk)imzası vardır. bu da gayet doğaldir.

    diktatörlüğü mustafa kemal atatürk'e hakaret amacıyla kullanmak, ülkesini geliştiren özgürleştiren bir insanı sadece kendi şahsi menfaati ve egosu için insanları katleden en sonunda da öldürülüp arkasından nefret ve öfkeyle anılan liderlerle kıyaslamak son derece yanlıştır.

    teorik olarak bir lider tüm erkleri üstünde toplamış, tek güç kendisi olmuş olursa illaki ülkenin bu aleyhine olacak demek değildir. bu o liderin kim olduğu nasıl bir vizyona birikime kişiliğe sahip olduğuna göre değişebilecek bir şeydir.

    neticede demokrasi gibi görünen bazı sistemler içerisinde kendisine yer bulmuş, ülkesinin kanunlarındaki açıklardan yararlanarak kendi egemenliğini ilan etmiş, devletin tüm kurum kuruluşlarını gasp etmiş seçimlerde hile yaparak para dağıtarak tehdit ederek iktidarda kalmaya devam eden liderlerde olmuştur. görünürde sistemin adı demokrasi olduğu için bunları masum gösterip eski köhne rejimi yıkıp ülkesine barış ve huzuru getirmiş, yurttaşlarına bağımsızlıklarını kazandırmış, şahsen hiç bir kayda değer serveti olmadığı gibi olanları da ülkesine bağışlamış insanları hakaret amacıyla diktatör tabiriyle aşağılamaya çalışmak apaçık bir cahilliğin sap ve samanı birbirine karıştırmanın bir örneğidir.

    bir lider gerçekten şahsi menfaatlerini ülkesinin önünde gören bir diktatörse zaten onu kendi milleti ölümünün ardından nefret ve öfke ile anacaktır zaten. devrimciler ise her zaman şükran ve minnet duyguları ile anılacaklardir.
    0 ...