silahla çözüm olmaz

entry2 galeri
    ?.
  1. öncelikle ;

    sana öyle geliyor!

    valonlar
    britonlar
    keltler
    inka
    scania
    lapon
    inuitler
    yukonlar
    asuriler
    kıptiler
    lugbaralar
    konkonbalar
    tivler
    anuaklar
    saksonlar
    kara dayaklar
    yayla tongaları

    bunların hepsi tarihsel süreçte devlet/hakimiyet sahibi olup sonradan başka bir devletin çatısı altında yaşamaya devam eden uluslar. lidya, karamanoğlu, rum pontus ya da avrupa moğol hanlıkları gibi ulusları da asimile olmuş milletlerden bahsetmiyoruz bile.

    çok fazla siyaset felsefesine ve/veya sosyolojiye girmeyelim belli ki çok cahilsiniz anlamanız zor olur. ancak daha basit anlatmak gerekirse;

    içinde bulunulan coğrafyanın jeopolitiği bir millet kavramı şemsiyesi altında bulunacak diğer kabile-ulus cesametini ve sayısını belirler. aramızda moğol, tatar, slav, asurlu ya da helen kanı taşıyanlarımız da var. dil ve geleneklerini koruyabilenler bir topluluk olarak devam ediyorlar ve ülke içindeki ortak değerlere saygı gösterdikleri sürece kimseyle de dertleri olmuyor. doğa ve toplum boşluk kabul etmediği için kendi orijinal dil ve geleneklerini, ulus bilincini yaşatamayanlar ise daha genel bir potada eriyip yeni akrabalık ilişkileri ve göçlerin de etkisiyle başka bir ulus oluyorlar. ancak şu ya da bu sebepten kendi hakimiyet alanını kazanmak isteyen uluslar da çıktığında dünyanın ve bölgenin konjonktürel durumu neyi elverirse kader de o olur. bağımsızlık isteyen bir ulus için eğer silahlı mücadele seçeneğini kullanıyorsa iki kader vardır. başarı ya da tarihten silinmek. ayrıca silahlı kalkışmanın yaygın bir halk tabanı olması gereklidir yoksa egemen bir devletle savaşmak örgütlü ya da dış destekli olmayan bir halk için imkansızdır. bu yüzden fransız devrimi sonrası milliyetçi akımlar patlayıp avrupa haritası şekillendikten sonra bir çok ileri devlet bünyesinde bir konsensüs dahilinde başka mikro ulusları da barındıran oluşumlara gitmişlerdir. ancak bu süreç çok sancılı olmuştur. iç birliğini çok önce sağlayan büyük britanya bile uzun süre irlanda ile savaşmış, fransa ise yoğun bir savaş sürdürmese de çok katı ve soykırıma varan etnik ve asimilasyon politikalarıyla birliğini sağlamıştır. italya ve almanya daha uygar bir süreç yaşamış ama üniter devlet olmak konusunda oldukça geride kalmışlardır. eşyanın tabiatı gereği her üniter devlet (bu illa ulus devlet demek değildir) dönem dönem çoğu etnik haklar ya da yerel otonomi kisvesi altında ancak aslında yöresel hakim güçlerin ekonomik talepleri temelli kalkışmalarla uğraşır. amerika dahi 1960'ların başlarında kara panterler ve onları destekleyen sol gruplar yüzünden iç savaşın eşiğine geldi. fakat bastırmayı bildi. bu bastırma işi günü kurtarmak için, anlaşmalar ve rüşvetle yapılmaya çalışıldığında , dışarıdan devlet otoritesi haricinde müdahaleler olduğunda oldukça zordur. çünkü elebaşlarını cezalandırmadığınız hiçbir hareketi durduramazsınız. bunu isterseniz kamuya açık, isterseniz gizlice yaparsınız ama olmazsa olmaz şarttır. 90lı yılların özellikle de özal sonrası döneminde yürütülen sert ve kararlı mücadelenin sonuçları ortadadır. pkk denen örgüt neredeyse kendisini feshetme durumuna gelmiştir. üstelik o dönemde ab ve abd'nin insan hakları ve isyancı kürtlere yönelik türkiye üzerinde çok daha baskıcı politikaları vardı.

    kararlı bir mücadeleye ve düzenli bir silahlı güce karşı gerilla ya da kent terörizminin hiçbir şansı yoktur. bir takım hayal aleminde yaşayan tekkaş ve sözümona stratejist ama aslında satılık kamuoyu borazanları ısrarla konuyu çarpıtmakta, tarihte dış destekli ve hükümetlerin işbirliğini - ihanetini sağlayamamış kimsenin terör yoluyla mücadele kazanamadığını halktan gizlemektedir. hatta tam aksi olarak 3-4 bin kişilik ve disiplin sorunları, firarlarla boğuşan kendi içinde bölünmüş, komik denecek kadar büyük sayılarda "itirafçı" çıkaran bir örgütün karşısında türkiye cumhuriyetinin dayanamayacağını savunmaktalar. bader maeinhoff, kızıl tugaylar, doğrudan eylem, eta, ira, korsika bağımsızlık hareketi gibi pkk'nın yanında emekli kahvesi kalacağı örgütler bile bitirildi üstelik bu örgütlerin çok geniş taban destekleri vardı. pkk o örgütlerin aldığı destekten çok uzaktır. sağda solda slogan atmak ya da buralara trollük etmekten bahsetmiyorum. bu örgütlerin arkasında adeta kemik bir kitle vardı örgütler dağılınca sempatizanları da azaldı ya da tamamen bitti. pejak denen nevzuhur amerikan icadı örgütü iran'ın 3 ay içinde nasıl paçavraya çevirdiğini de unutmayın. böyle hareketler 5.000 militan öldürülerek bitirilmez, 5 kişi geberterek bitirilir ama "dokunulmaz" adledilenleri seçip yüreklere korku salacak kararlılıkta davranacak ve ulusunu seven yöneticilere ihtiyaç vardır. kendisine amerikanın verdiği koltuğu gene amerika altından çekmesin diye vatandaşının katilleriyle muhabbet kuranlarla olmaz, olmuyor da...

    öldürmekle bitmez laga lugası yapanlar unutmasınlar pkk 6,5 milyonluk kürtçe konuşan nüfustan onca gevşekliğe ve dış desteğe rağmen en fazla 2 bin 500 - 3 bin mobilize silahlı adam devşirebilmektedir. 3-5 sesi çok çıkan borazanı da hallederlerse o kadar bile adam toplayamazlar. bu memlekette evinde muhtelif çap ve markada silah bulunduran 200 binden fazla laz vardır sadece diğer insanları saymayalım bile... parmak hesabıyla bile vur vur bitmez geyiğinin ne denli temelsiz olduğunu hesaplayabilirsiniz....
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük