tut ki yuregimden ucup gitmesin

entry38 galeri
    17.
  1. Benliğimizi giyiniyorduk, ağlıyorduk yaşanmışlıklarımıza sonra tuaf bir şekilde gülüyorduk. Bir anının peşine takılıp uçuruyorduk hayallerin maviliklerine özenerek. Gidilesi yollardan men edilmiş yüreğin hüznüne yeni umutları bağlıyorduk, dileğimiz dileklerimiz hep birdi ümitsizliğimizde. Ya kurusaydı içimizde yeşeren dilek ümitleri. Sorguluyorduk korkuları sonra yeniden cesaretlendiriyorduk. Dizlerine baş koyamadığımız sevginin ağıtlarını yakıyorduk yüreğimize, o sisler bulvarında kaybolmuştu bense jilet yiyen kızın dudaklarında paramparça. Atilla ilhan rüzgarında esiyorduk elde hüzün vardı yürekte sevda bellekte düşlerimiz içine düştüğümüz hasret. Gün soğuktu, gökten sitem yağıyordu, rayların üzerine beyazlığını sermişti kar, trenler isyan dumanlarında yalnız, benden önceki izler çoktan yenilmişti beyaza, yeni keşiflere meraklı yüreğimin kendine hesabı yoktu. Gözlerimi yumduğumda çehresine sarılıyordu yüreğim, açtığımda beyazın temsili saflıklarla sevişiyordu hayali, trenler isyan ediyordu, ağaçlar üzerine örtülen beyazlığın yorgunluğunda, kuşlar uçmaktan aciz nefes nefese, hürriyetlerinden geçmiş yorgun kanatlarını dinlendirecek dal arıyordu, yüreğim gibi... O bilmediğim kişilerle bilmediğim ayak izlerinde, o bilmediğim belirğinliğinle güne yansıyorsun, bilmediğim gözlere bakıyordur gözlerin kimbilir, belki de sende beyazlara sarılı yollarda yüreğine beni sardın temennisinde avuçlarımı ısıtıyorum, burnunu kapa üşümesin diyişin geliyor aklıma gülümsüyorum içim ısınıyor, buna rağmen, herşeye rağmen elde var hüzün,Bu kez ben sisler bulvarından geçiyorum O jilet yiyen kızın dudaklarında parçalanıyor, kıskanıyorum, tutki elde var hüzün, tutki yüreğin uçup gitmesin yüreğimin ayazından.
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük