ilk dinleyişimi gerçekleştirdiğim albüm. ilk izlenimlerim tek tek şarkıların ele alınması veya ayrı dinlenmesi doğru olmayan, müthiş bir bütünlüğe sahip bir albüm olduğu yönünde. şarkılar dinlendikçe daha çok oturacak gibi geliyor. ayrı bir gizeme sahip ve çok değişik duygulara kendini kaptırabiliyor. yine de şarkılara da bakacak olursak paradise albümün açık ara en iyi şarkısı. eski coldplay ile yeni coldplay'in müthiş uyumu gibi olmuş. aslında paradise dışında playlist'lere girecek şarkı yok gibi. öyle clocks'lar, fix you'lar, trouble'lar, viva la vida'lar beklemesin kimse. beklenti buysa eğer mylo xyloto en kötü coldplay albümü olacaktır sizin için. charlie brown çok hoş bir gitar riff'ine sahip ve bu şarkıyı gerçekten sevdim. up in flames ise etkileyiciliğini farklılığından almış, gerçekten çok özel bir parça olmuş. every teardrop is a waterfall da albümün dikkat çekici şarkılarından fakat coldplay penceresinden vasatı aşamadı 4 aydır gözümde. bunun dışında albümün anında iz bırakan, etkileyici şarkısı yok. hatta bu konuda every teardrop is a waterfall da dışarı alınabilir. albümün en büyük hiti olacak şarkıyı entry'me yazmadım, son olarak ona da değineyim. princess of china. rihanna ile düet şeklinde olan şarkı kirli synth'ler üzerine kurulmuş doğuyu hissettiren bir şarkı. ben sevemedim bu şarkıyı. ne bileyim scientist ile bu şarkıyı aynı grubun yazması ilginç.* değişirken ruhun da uçması biraz garip geliyor. her neyse toparlamak gerekirse alışılagelmiş coldplay albümlerinin dışında tekrar tekrar dinlenilmesi gereken ilk görüşlerimin olumlu olduğu coldplay albümü.