çok karışık bir konu, tam araştırmak isteyenlerin elinin altında ya binlerce sayfalık bir sözlük yada internet olması gerek. tabi çok derin bir hafızada şart, sabırda cabası.
binlerce yıl önce dünya genelinde bir tufan olur, bu tufanın hz. nuh'un kurtulduğu tufanla aynı olduğu söylenir.
çünkü olay kayıp uygarlıklar atlantis ve mu ile ilgilidir. bu kayıp uygarlıkların sular altında kaybolduğu sanılmakta ve hz.nuh döneminde dünyanın sular altında kaldığı bilinmekte.
bu tufandan kaçan rahipler bilim adamları vs. tibet'te ki himalayalar'da bir mağaraya sığınırlar. hadise sadece budistlerle sınırlı değildir, çünkü bu mağaralarının bir ucunun brezilya'ya bağlı olduğu sanılmakta. yani dünyanın dört bir yanından din adamları, çağın akıllı ve bilge insanları yer altına çekilmekte.
şu an bu konu hakkında iki teori var.
ilk teori şöyle..
himalayalar'da mağaralara sığınan halkın karşısına iki yol çıkar. sağ veya sol orasını tam olarak hatırlamıyorum şu an. ancak sol tarafı seçenler agarta halkıdır.
agarta bundan sonra dünyasal işlerden çekilmiş, dünyanın sonunu beklemekte ve dünyanın sonunda ortaya çıkıp insanlığı kurtaracak oldukları söylenen halktır.
sağ yolu seçen halk ise şamballa halkıdır. bunlar dünya işlerine karışacak, dünyada meydana gelen savaş, doğa olaylar vs. gibi hadiseler direkt olarak dahil olacak olan halktır.
kısaca şamballa halkı, agartalılara göre kötü demeyelim ancak daha kurnaz olan halktır.
ikinci teori ise, şamballa agarta ülkesinin başkentidir.
agarta'nın bir kralı vardır, bu kral tüm dünyanın hakimidir "dünya kralı "
efsaneye göre agarta yada şamballa halkı, günümüzdeki insanlığın çok ötesinde bir yeraltı medeniyetine sahipti.
insanların zihni çok gelişmiş, hatta rivayetlere göre uzayla olan tüm bilimsel çalışmaları bitirmişlerdir.
kısaca bu halk nietzsche'nin tanımı olan "üstün insan" tanıma uymaktadır.
zaten adolf hitler ve diğer liderlerin agarta ülkesine olan merakları, kendi davalarını kanıtlama çabasının bir sonucudur.
nietzsche'nin hiç öyle bir fikriyatı olmadığı halde, fikirleri ırkçı harekete zemin hazırlamıştır.
konuya gelecek olursak, dediğim gibi konu çok karmaşık ve hakkında binlerce farklı farklı teoriler var.
bazıları bu uygarlığın gerçekten var olduğuna inanırken, bazılarıysa benim gibi bunun sadece diğer mitlerde olduğu gibi sembolik anlamlar taşıdığına inanmakta.
agartalıların varlığına kanıt olarak gösterilen şeylerse ilginç.
bildiğiniz gibi agarta ülkesi bir yeraltı ülkesi, teorilere göre bu yeraltı ülkesi toprağın altında neredeyse tüm dünyayı kaplayan bir yeraltı tünelleri bütünüdür.
bu tünellere örnek olarak gösterilenler ise mısır pirametilerinin altında girilmesi yasak olan koridorlar bölümü, çin'de ki türk piramitleri, türkiye'de ki kapadokya, brazilya'da var olduğu sanılan yeraltı tünelleri, çin seddi vs..
bana göre agarta tamamen sembolik olaydan ibaret bir kavram.
olayı ilk teorideki gibi agarta ve şamballa olarak ele alırsak..
bu ikiliyi cennet-cehennem, iyi-kötü, gündüz-gece gibi kavramlara bölebiliriz.
agarta araştırıcıları olayı dini kitaplarada bağlar.
bizde bağlyacak olursak.
şeytanın uşakları kıyamet vaktinden önce insanlığı kendi etrafında toplamaya çalışacak, kötülüğü ve fitneyi yayacak.
bu sırada mesih çıkacak ve kötülüğü yenecek.
agarta öğretilerine göre.
şamballa'yı deccal, dabbe'tül arz, yecüc-mecüc gibi şeytanın uşakları olanlardan görebiliriz.
efsaneye göre agarta halkı kıyamet vaktinden önce çıkacak ve insanlığı kurtaracaktır.
agarta halkınıda mesih yada her neye inanıyorsanız, o olarak ele alabilirz.
kısaca aslında herşey saçmalık.
biraz heves edip araştırmaya kalktığınızda, yapılan saçmalamaları görünce hayal kırıklığına uğrayabiliyorsunuz.
bu yüzden hiç denemeyin en iyisi
tabir-i caizdir eminim bazı denyolar agarta halkından birileriyle telapati yoluyla iletişme geçtiğini sanmakta.
sanmakla kalmayıp neredeyse karşılıklı oturup röportaj yapmışlar, bunu da utanmadan yayınlamışlar.
adamın tek sormadığı kahvenizi nasıl alırsınız olmuş.
iyi de arkadaş nerede kaldı o zaman bu agartalıların sırrı, gizemi.