geceydi..
karanlık ölüm kadar katıydı..
sokağın başıydı..
sonbaharın sonu..
ıslaktı saçların..
ve çıplaktı ayakların..
bir gecelik vardı üstünde...
bileklerin incecikti..
bakışlarınsa ürkek..
evden kaçmıştın..
gözyaşların kurumuş..
korkuya dönüşmüştü..
bocalıyor, çırpınıyordun..
yürümüyor, titriyordun..
yağmur acımadı sana da minik ayaklarına da..
belki de hasretti ayakların o ılık yağmura..
o sevecen okşayışa..
.............................................
balkondaydım..
intihar saatindeydim..
ve saatim bir ömür geri kalmıştı..
pili bitmişti hayallerimin........
ve şarj edilemiyordu düşler artık...
radyodan titrek bir ses...
"benzemez kimse size"
benzemiyordun gerçekten kimseye..
ve üşümemmiştim hiçbir gece sen kadar...
ama yine de sen kadar...
kaçacak cesaretimde olmamıştı..
yaşadığım karanlıktan..
.................................
usturamın pusulası şaşmıştı..
şaşıp önceğizine düşmüştü..
sizin galiba derken bir meleğin sesiyle..
bilemezdin bana bir hayat bağışladığını..
ve bilemezdim...
gecelikli bir kadına aşık olacağımı...