leyla ile mecnun

entry10156 galeri video265
    2014.
  1. yeni seneryosu pardon zorunlu bir geçiş dönemi yaşayan yeni seneryosu çok büyük bir hayal kırıklığı benim için..

    leyla ile mecnun'nun hikayesiydi bu; aynaya baktığında kendisini diğilde leyla'sını gören mecnun'un hikayesi..

    oyuncularla yollar ayrılabilir. değişimler yaşanabilir bu gayet normal, ama bu durumda seneryoda böyle bir keskin dönüşe hiç gerek duyulmadan aynı seyirde devam ederken de yapılabilirdi.

    yeni bir leyla bulursun alıştığımız bildiğimiz leylayıda anımsatan bir kız; gözleri yeşil yeşil olan, mecnun gözlerinden öptüğünde dudaklarında bir orman filizlenebilicek kadar yeşil gözlü.. sonra mecnun'a; leylan senin bu dersin, asla değişmedi ilk gördüğünde 'baba bu kız çooook güzel' dediğin leylan işte bu.. bütün absürtlüğünle, mükemmel mizahınla bunu seneryoda eritmek en fazla 2 bölüm sürerdi. seyirci için alışması da maximum bu kadarcık.. sonuçta o da leyla buda, önemli olan leylanın cismi diğil, ifade ettikleri diğilmiydi..

    leyla ile mecnun devam edicek; belki eskisi gibi yine gülerken sandalyeden, koltuktan ne bilim divandan düşürmeye de devam edicek... ama asla leyla'sı olan bir mecnun gibi olamicak alamicak..

    şirinmiş, sedefmiş; böyle radikal bir karar aldığı için burak aksak'a çok kızgınım. bu hikayeyi o yarattı devleştiridi, bize öyle bir sundu ki ben o absürt dünyanın içinde bile kendimi buldum, en güzel yerde mecnun'un yüreğindeki aynada gördüm kendimi.. peki şimdi leyla ile mecnun'un kaderi olan mı yaşanmalı, olması gerekn bu olmamalıydı. leyla ile mecnun'u farklı yapan şey sıradanlaşmamalıydı ama; bazı vedalarda hoşçakal denilmez diymi burak aksak..

    bu derece absürt bir hikayede, bir aşk hikayesi nasıl bu kadar muazzam olabilirdi ki.. leyla ile mecnun'un hikayesi.. bir bölümün içinde gülerken hemen arkasından bunu yapan insanı hayranlıkla kaf dağlarında görüp, bir sonraki sahnede aşkı damarlarımda hissedip gözlerimi buğulandıran, hemen ardından arkadaşlığın, ailenin güzelliğini iliklerine kadar hissettiren ve keşkee diye imrendiren ama aslında hep insanın güzelliklerini gösteren bir absürt hikayeydi bu..

    benim için büyülüydü leyla ile mecnun, büyüsü bunlarda gizliydi.. ama artık bütün saflığını güzelliğini ve leylasını kaybetti.. leylası olmayan bir mecnun; yine çook absürt bir mizahı olucağından hiç şüphem yok. ama artık hiçbirşey tam olmicak hep bir eksiklik hep bir yarım kalmışlık hissi vericek bana.

    keşke demekten alıkoyamıyorum kendimi bu absürt hikayeye ölümü taşımanın gereksizliğini düşünüyorum. leylayı öldürmenin aslında ne kadar çok şey ifade ettiğini..

    demek ki neymiş sığlıktan ödün vermeden dizi ve film izlemek her zaman için daha iyiymiş. takibim altındaki tv serilerini genellikle yakışıklı başrol ayrımlarına göre seçen ben kendimi leyla ile mecnunun o absürt ve samimi dünyasının içine öyle bir kaptırdım ki şimdi halime bakınız sayın sözlük. resmen içime dert, kalbime yara oldu yaa bu yaşananlar. neyse 29 adet eşi benzeri bir daha yapılamicak bölümün elime kar kaldığını düşünerek, leyla ile mecnun'un üzerime yüklediği dertten ve kederden kurtuluyorum. sevgili sözlük senin konuşmak güzeldi bundan sonrası içinse tek söyliceğim mukadderat*
    5 ...