direk memo'yla ilgili yazsam ne olur ki.memo'yla bayağı uzun süre aynı dergide çalıştık. Miskin,pasaklı, tembel biridir memo. Beraber aynı evde kalan arkadaşlar onun odasına giremediklerini söylerlerdi,o derece yani. Neyse farklı dergilerde çalışmaya başladık, memo evlendi,çoluk çocuğa karıştı. işte o pasaklı, günü birlik yaşayan, hayatı siklemeyen insanın evlenmesi ilk şok olmuştu.Hani annem babam bir gün gelip de "sen bizim çocuğumuz değilsin,seni evlatlık aldı" dese ,inan o şokun aynısını yaşamış olurum. En son yaşadığım şok memo'nun bebek arabasını iterken görmemdi ,yanında da eşi vardı. O hippilik ve boşvermiş döneminden sonra ilk kez memo'yu görüyordum. O da beni gördü, ama durumundan utandı sanırım,kafasını önüne eğerek yanımdan uzaklaştı. Aslında tabi ki utandığı durum o durumu değildir, asıl utandığı benim onu iki uçta da görmüş olmam,ve eski durumunu yakinen biliyor olmam.Hey gidi memo hey. Sen efsaneydin pasaklılığınla,hayatı siklememkle falan. Şimdi az sonra bebeğinin altını değiştirip, osurması için pıt,pıt sırtına vurucan. yakışır sana be memo'm.