siyaset sanatla alakalıdır. filmlerin, romanların, hikayelerin, biyografilerin, heykellerin, resimlerin, makalelerin, denemelerin.... hepsinin içine girer. romanlarda siyasetlerden bahsedilir. görüşlerden ince ince ayrıntılar çıkarabilirsiniz. mesela yaşar kemal. yaşar kemal'in ''ince memed'inde'' herkes siyaset görebilir. ismet özel'in ''henry sen neden buradasın'' kitabında görüşlerini okuyabilirsiniz. cemil meriç ''bu ülke'' kitabında hakiki düşüncelerini yazmıştır. eleştirilerini getirmiştir. ülkenin gerçekleri bu yazarlar ve daha birçokları tarafından söylenmiştir ve sanatçı olduğu sürece gerçekler söylenecek ve anlatılacaktır. neticede dostoyevski bugünden işaretler vermiştir kitaplarında. yani yazarlar her şeye karışır daha doğrusu tüm sanatçılar tüm gerçeklere karışır. siyaseti konusu edip, eleştirileriyle gerçeği yansıtmaya çalışırlar. gerek hapis cezaları olsun gerek işkenceler olsun bunların hiçbirine aldırmadan hakikati söylerler.
(benim bu yazarları rutkay aziz ile kıyaslamam gibi bir durum yok. kimin iyi kimin kötü olduğunu tartışmıyorum. siyasetine sanatına nasıl karıştırdığından bahsediyorum. rutkay aziz oyunculuğuyla siyasetini yansıtabilir. yazar bir tiyatro eseri siyasetini sonuna kadar gösterir. bu da tartışılır. ancak sanat ve siyaset iç içe olacaksa böyle olmalıdır.)
ben şunu anlamak istiyorum, yani hakikaten çok merak içerisindeyim: ''sanat siyasete üstteki gibi karışırken mi haklıdır? yoksa ünlülerin ödüllerini alacağı gün orada siyaset yapılırken mi haklıdır?''
oraya sanat için geldi insanlar. rutkay aziz in siyasi çıkışını beklemiyordu kimse. ve herkes gaza geldi alkışlar falan. ben kalmadım, oradaki kalkmayan kişilerde vardı. peki sanat için gelen bu kişileri orada töhmet altında bırakmaya kimin hakkı var?
yalnız şunu anlayamadım siz neden küfür ediyorsunuz? tartışma edebiniz bu mu? beğenmediğiniz fikirlerimize küfürle yaklaşınca bize ne kaybettireceğinizi veya ne kazandırabileceğinizi zannediyorsunuz?
halen ''liseli bebeler''e takılanlar var. size pek bir sözüm yok hadi oynayın çocuklar.