bir yaz akşamı akşam saat 22.00 sularında o zamanlar şirinevler de olan malikaneme gelmek için taksim-yenibosna otobüsüne bindim. taksimden bindiğim için otobüste oturacak yer vardı. otobüsün sol tarafının önden üçüncü koltuğunun koridor tarafına oturmuştum. bir müddet sonra otobüste oturacak yer kalmadı ve yaklaşık 5-6 kişilik bir grup ayakta yolculuk ediyordu.( bilen bilir normalde bu sayı çok çok daha fazladır.)
Bu 5-6 kişilik gurubun içinde yaklaşık 60-65 yaşlarında ancak gayet diri görüne bir amcada vardı. Amca orta kapının önünde duran demirden tutarak devam ediyordu. cevizlibağ a gelmemize yaklaşık olarak 3-5 dakika vardı ki, oturanlardan bir kadın ayağa kalktı ve inmek için orta kapının önünde duran amcadan müsaade istedi, amcada kendi durduğu yeri kadına verdi ve kadının tam arkasına geçti. kadın o dikey demirden tutmuş otobüsün durağa gelmesini beklerken amcada yukarıdaki yatay demirden tutmuş bildiğin kadına sürtüyordu. bu arada biraz o hatundan bahsedeyim. esmer mini etekli 30-32 yaşlarında taş gibi bir hatun. Neyse amca herkesin gözü önünde resmen hatuna fortluyor hatundan hiç ses yok. ben ve otobüsteki yolcular olayı şaşkınlık içerisinde izlemekte ve kadından adama gelecek bir tepkiyi beklemekteyiz. bu durum yaklaşık olarak 1-2 dakika sürdü, otobüs durağa geldi ve kadın otobüsten indi.
amcanın yüzünde ki o tatlı gülümseme, alnındaki ter ve gözlerindeki o mutluluk hiç aklımdan gitmez. O hatunda belki amcaya acıdı sevabına ses çıkarmadı ama ben de oluşan amcaya yer vermeme pişmanlığı beni halen yakar kavurur.