senin istediğin gibi bir kız olmayı başarabileceğimi sanmıyorum, baba... oysa gecen gün yıldızları seyrederken, kulağımdaki müzik beni saatlerce ağlatmaya yetti "bana bir masal anlat baba, içinde istanbul olsun"... canlanan hatıralarımla beynimden vurulmuşa döndüm, babasını çok seven ve 1. sınıftayken babasını kaybeden, istanbul sevdalısı arkadaşım düştü aklıma... seni kaybettiğimi düşünmek müthiş bir ızdırap verdi bana, senin o hayallerindeki kızın olmasam da, kızınım sonuçta, sevildiğimi biliyorum... kavgalarımızda sana karşı sarf ettiğim bütün sözleri bir bir ayıpladım, senin arkandan söylediklerimi bir bir kınadım... öyle bir nimetsin ki benim için, istanbulun herhangi bir sokağında tarih kokusunu bulunduğu yerden alır bir film misali ama canlı canlı seyrediyormuşum hissiyle dolduran sen, gözlerimin önündeki güzellikleri göremeyen bana gösterdin yaşamayı, yaşamın aslında nasıl boşa olmadığını... ne kadar istesen de senin gibi olamayan bana, hala umutla baktığını görebiliyorum... umudunu yitirme baba, bende o günleri görmeyi çok istiyorum...