hararetli hararetli birşeyler anlatırken aniden daaannk etmesi hezeyanıdır. bundan mütevellit fani dünyadan gelen tüm seslerin kendi dünyamızda aniden 3-5 kesilmesidir. sonra hafiften sinir bozulmaları başlar, "yok,yok anlamayacaksın sen beni" tarzında cümleler kurarak muhabbetin konusu dağıtılmaya başlanır. veya daha medenide olabilir insan tartışılan konu çokta mühim değilse.
benim başıma geçenlerde bu tarz birşey geldi. şöyle ki;
arkadaşımla caddede yürürken bunun saçmaladığını fark ettim. depresyona girmiş heralde zaar. kendi çapında felefe yapıp özlü cümleler kurmaya çalşıyor bu arkadaş. ve yaşamaktan sıkıldığını dile getiriyor bu söyledikleri. ee tabi bende duruma bir el atayım dedim. hayatın güzelliğinden bahsetmeye başladım. ama o ısrarla bu dünyaya çok şansız geldiğini söylüyordu. bende en azından sağlıklısın,elin var ayağın var gibisinden şeyler söylüyorum. ve dahada gaza gelerek bir şiir patlatayım dedim hani sonundada üstat böyle demiş falan demek için, can yücelin bağlanmayacaksın şiirindeki "hatta elini ayağını bile sahiplenmeyeceksin... bir şeyi sahiplenceksen ayı sahiplen" işte bu cümlenin yarısında "lan ben ne halt yiyorum derkene arakdaşda bu durumun farkına vardı. ama ben çirkefleşmeden pes ettim. çünkü umrumda değil girsin depresyona banane.