- kedinin ön ayakları ile ile arka ayaklarının ortasına elini koyup ön ayaklarına doğru dairesel hareket vererek takla atmasını sağlamak.
- yine aynı kedinin ellerini ve ve ayaklarını tutup karnına kafa yaslamak, kuştüyü yastıkların veremediği hazzı yaşayıp peristaltik hareketleri hissetmek,
- bu aşamadan sonra psişik olan kedinin bıyıklarını yanaklarına, kaşlarını alnına yapıştırarak el marifetiyle taramak,
- artık kendine bile hayrı olmayan bu kediyi bir top örenbayan kazak ipliğinin ucunu göstererek içgüdüleriyle dalga geçmek ipin ucunu duvara yapışık şekilde yukarı doğru çekerek, kafasını duvara çarpana kadar bu oyunun sürdürmek,
- yavruları olduğunda annelik içgüdüsünün sınırlarını ölçmek için yanaklara bıyık çizip miyavlayarak diğer rakip yavrularla meme bulma yarışına girmek,
şimdi de bütün bu işkencelere rağmen bu kedinin yaptıklarını sıralamak, kediler nankördür diyenlere buradan nanik yapmak istiyorum.
- çok kızdığında bile tırnaklarını çıkarmadan yüze tokat atması ki, her seferinde tırnakları dışarıda olsa birkaç kez kör olmuştum.
- gece içeride kalmayı başardığı zaman, yatağın içine girip tıpkı benim gibi sadece kafasını dışarı çıkararak uyuması,
- dışarıdan geldiği zaman kapının kolunu sallayarak içeri girmek istemesi,
- sokakta bulduğu kertenkeleleri ve fareleri apartmanın kapısının önüne getirip koyması *
adı ayşin olan kediciğim, senden ayrıldığım 10 küsür yılın sonunda hala yaşıyorsan ve bu yazımı okuyorsan lütfen yuvana geri dön. optik mouse larım sana helal olsun,