"sevr, lozan, kuşatılmışlık , hain, satılmış, emperyalizm, hıyanet kelimeleriyle harmanlanıp, komplo teorileriyle donatılmış" mailler ise son derece gerçekçidir. çünkü bu konular hafife alınamayacak ölçüde gerçeklerle örtüşmektedir. bazılarımızın anlayabilmesi için dizilere ihtiyacı vardır şüphesiz. ece temelkuran'ın deyimi ile "kutsal bilgi kaynağı" olarak bir dizimiz henüz bu tip konuları işlemeden farkına varamayacağımız oldukça yüksek ihtimaldir.
"türk"sen gönderirsin demek, eksiktir, bence de yanlıştır ancak bu dönemde göz ardı edilebilir kanımca. ancak bu dönem öyle bir dönemdir ki "türk" olmak ayıp ve yanlış olmuştur ne garip? insanların söz konusu maillerde "emperyalizm, sömürgecilik, özelleştirme" gibi konular yerine hassasiyet gösterdiği konuyu görünce "türk" sözcüğü sanki daha da anlamlı hale gelmektedir ve bu tehlikelerin olmadığını düşünen kimi zeki insanların algılayabilmesi açısından bir ayrıntı olması ayrıca manidardır. kimse göndermek zorunda da değildir ayrıca.
işini yaparken "tak" diye bir mail gelir, bazen "bu nerden çıktı lan" dersin. * insanlar kültür seviyelerine göre yaklaşırlar konuya *, bazıları kitaplardan, bazıları gazetelerden, bazıları internetten, bazıları dizilerden -bu yeni çıktı-, çok fazla yadırganmaması gerekir yaklaşımlar ve algılama arasındaki farklılıklar.
neden milliyetçilik bu denli yükseldi ve ilk kez * abd emperyalizmi istemeden, neden kimi solcular, marksistler ulusalcılık gibi bir akımı ayrıca sahiplendiler, neden hrant dink cinayetinden sonra gündeme gelen tek konu 301. madde, neden 301. madde için sivil toplum kuruluşlarından her türlü öneriyi beklediklerini belirten rte neden petrol yasasını aynı şekilde tartışma gereksinimi duymuyor, neden geçen yıl anıtkabir'i 8 milyon insan ziyaret etti, neden abd tarafından "ılımlı islam devleti" olarak görüldüğümüz bir dönemde abd için halen akp en yakın parti konumunda, neden biz ab'ye entegre olmaya çalışırken, bir yandan saçma sapan şekilde kapı önünde bekletiliyoruz ve neden pkk'da bizim ab'ye girmemizi istiyor, neden osmanlı döneminde olan bir olay *türkiye'ye ceza ediliyor, örneğin neden her yıl bir sürü kanal kuran holdingler değil, iktidara yakın her ay açılan yeni tvler değil de kanaltürk incelenip duruyor, neden kurucuları değil sadece, program yapıcıları bile inceleniyor -ayrıca incelensin ama öbürleri de incelensin be kardeşim-, neden üst kimlik olarak "islam" uygundur deniliyor, neden kürt sorunu bölgesel ekonomik problemler yerine sürekli kimlik problemi olarak kafalara kazınıyor, neden imf dışında, özelleştirme ve sıcak para dışında yani dışarıya bağımlılık dışında bir ekonomi politikamız yok, insanlar neden "sır kapıları"nın açılmasını bekliyor, neden adaletin salt öte tarafta sağlanacağına inandırılıyor, neden, neden kurtuluş savaşı vermiş ve bir çok mazlum millete emperyalizmi yenen bir ülke olarak öncü olmuş bir ülke neden bu halde, neden bin kişilik iş için onbeş bin kişi başvuruda bulunuyor...
ne olacaktı "tuzu kuru"? ne bekliyordun? bu toplumsal kaynama eğer apolitik bir şekilde patlarsa ne olacak? -ki fokurdamaya başladı- ne olacaktı "küçük burjuva?", "lumpenim?", ne tahmin ediyordun?
orhan bursalı gibi bir aydın bile diyor ki; "Ulusun önüne, güvenilir ve sürdürülebilir bir gelecek projesi konulamaması travmayı arttırıyor, ulusun "kendine sarılması" olgusunu ortaya çıkarıyor!"
bu mailler daha çok gelecektir, kesinlikle olması gereken olgunlukta değildir bir çoğu ve bazen insanı sinirlendirebilir ancak canını sıkanın yanına bir "tik" koyup "delete"e basması yeterlidir, kanımca 3 kişiye gönder hayatın kurtulsun, 7 kişiye gönder telefon çalsın gibi s.ktir boktan maillere yeğdir. mailler belki bir gün sokağa çıkmaya ve yürüyüşe geçmeye neden olacaksa gelsin, sokak özgürleştirir ve apolitik olmak emperyalizme "buyur" demektir.
