taş devri diyeti ile insülini bile bırakan şeker hastaları var..çevremden de biliyorum..çünkü taş devri diyeti, düşük karbonhidratlı bir diyettir..düşük karbonhidrat-yüksek protein ilkesine dayanır..karbonhidrat tüketiminiz düşükse veya azsa, kan şekeriniz de yükselmez veya çok az yükselir..kan şekerini asıl yükselten unsur karbonhidrat tüketimidir..karbonhidrat yokse kan şekeri yüksekliği de yoktur..mesela 1 kilo pirzola dahi yeseniz kan şekeriniz etkilenmez..çünkü protein metabolizması farklıdır ve hayvani gıdaların sindirimi için insüline pek gereksinim duyulmaz..taş devri diyetinde kırmızı et,balık,köy tavuğu,hindi,yumurta,fermente süt ürünleri,kuruyemişler,sebze ve glisemik indeksi düşük meyveler serbest...unlu-şekerli gıdalar,tahıl ürünleri(kepek ekmeği de dahil..),tatlılar,dondurmalar,çikolatalar ve glisemik indeksi yüksek meyveler (muz,incir vb) yasaktır..
öte yandan şunu da belirtmek isterim...''tip 2 diyabet=metabolik sendrom''dur..unlu-şekerli gıdaların ve glisemik indeksi yüksek gıdaların fazla tüketimine bağlı olarak gelişir..spordan uzak sedantif bir yaşam da başka bir potent risk faktörüdür..düzensiz yaşam,gece hayatı ve buna bağlı gelişen melatonin eksiliği ile gece yemek yada atıştırmalık şeyler yeme alışkanlığı da tip-2 diyabet için ciddi risk unsuru teşkil etmektedir..tip-1 diyabetin ise bir numaralı nedeni '' d vitamini eksikliği ''dir..yapılan araştırmalar çok net bir gerçeği gözler önüe sermektedir: güneye doğru inildikçe tip-1 diyabet insidansı azalmaktadır..bunun nedeni daha güneyde yer alan ülkelerin güneş ışınlarını daha dik açılarla almasıdır..yani d vitamini sentezi güney ülkelerinde yaşayan insanlarda daha çok olmakta ve d vitamini yetersizliği görülmemektedir..
sadece açlık kan şekerine bakıldığında birçok diyabet hastasına teşhis konamamakta ve hastalık gözden kaçmaktadır..bu yüzden preprandial glukoz(açlık şekeri) yanında postprandial glukoz(tokluk şekeri),hba1c,açlık insülin,c-peptid gibi testler de yapılmalı ve gerekiyorsa ''insülin kontrollü ogtt testi'' de yaptırılmalıdır..ogtt testinde sadece kan şekerine değil,kan şekeriyle birlikte insülin hormonuna ve idrara da bakılmalıdır..ogtt testinin herhangi bir aşamasında kan şekeri 180 mg/dl seviyesini geçiyorsa yada idrarda şeker saptanırsa yada kandaki insülin düzeyi kan şekerini metabolize edemeyecek kadar düşük düzeyde ise kesin teşhis ''diabetes mellitus''dur..hangi tip olduğuna testi talep eden doktor karar verecektir..
bazı kaynaklarda anlatıldığı gibi ''kan şekerinde üst sınır'' 200 değildir..180'dir.Çünkü renal eşik 180'dir..Kan şekeri 180'i geçince şeker,idrarla atılmaya başlanır..idrarda şeker görülmesine glukozüri denir ve glukozüri görüldüğü anda kesin teşhis diabetes mellitus'dur..polidipsi,poliüri gibi diyabete özgü semptomların görülmesinin ana nedeni de glukozüridir zaten..
son olarak şunu da belirtmek gerekir..evet diyabetliler; diyetlerine harfiyen uyar,taş devri diyeti gibi düşük karbonhidratlı bir diyet yapar,düzenli egzersizi yaşam şekli haline getirir ve devamlı doktor kontrol altında olurlarsa evet daha uzun yaşarlar..ismet inönü yada vehbi koç gibi diyabet hastası olup da çok uzun yaşayan insanlar bu duruma örnek verilebilir..
peki neden ''akıllıca hareket eden bir diyabet hastası'' daha uzun yaşar ?
çünkü zararlı olan hiçbirşeyi yapmaz da ondan..unlu-şekerli ve glisemik indeksi yüksek tüm gıdalardan uzak durur..düzenli egzersiz yapar..kan şekeri dengesine çok önem verir..
şimdi sormak gerek..unlu-şekerli ve glisemik indeksi yüksek gıdaların kime ne faydası var ?
kimseye bir faydası yok..bilakis çok zararı var..bu tür gıdalar tüketmek diş çürüklerinden,kansere kadar 250'ye yakın mortal hastalığa yol açar..
peki hareketsizliğin yada spordan uzak sedantif bir yaşamın kime ne faydası var ?
kimseye bir faydası yok..bilakis çok zararı var..
bu kurallara sen uymazsın diyabet olursun mesela...başkası uymaz o da kanser olur günün birinde..hangisi daha iyi acaba ????
yani şunu demek istiyorum...diyabet olun olmayın...sağlıklı yaşam kuralları herkes için birdir ve aynıdır..kim bu kurallara riayet etmezse başına gelecek belalara davetiye çıkarır..bu bela diyabet olmaz da kanser yada felç olur..yani her türden zararlı çıkarsınız..
o yüzden diyabet olun yada olmayın;
** unlu gıdalardan ( kepek ekmeği dahil olmak üzere )
** glisemik indeksi yüksek meyveler ( muz,incir,üzüm vb..)
** her türlü tahıl ürünü ( mısır gevrekleri,cipsler vs..)
uzak durun..............sadece diyabet değil aynı zamanda kanser ve kardiyovasküler hastalıklardan da korunmak için bunu yapın..kendi sağlığınız ve sevdiklerinizin sağlığı için bunu yapın..