çalan telefonu açmamak.
evrim geçirerek, cihazlıktan, insan organlığına dönüşen, bu telefon denen alet; insan hayatındaki öncelikler sırasında başa güreşmektedir. öyle yukarılara tırmanmıştır ki, insanlar çalan telefonu açma zorunluluğu hissetmektedir. aynı şekilde arayan tarafından da telefonun mutlaka açılması gerektiği yönünde bir bilinç oluşmuş durumda.
şöyle düşünelim; şirkette bir görüşme yapıyorsunuz, zırr/ dili dili vs. gibi melodilerle masa telefonunuz çalıyor. yaptığınız görüşmeyi kesip, telefona cevap veriyorsunuz. telefonu kapattıktan sonra görüşmeye kaldığınız yerden devam ederken, telefon bir daha çalıyor. açmak istemiyorsunuz ama arayan kişi açmanız konusunda ısrar ediyor. e telefonun sesi yanınızdayken konuşmaya devam da edemiyorsunuz. en iyi ihtimalle telefonu açıp, "bir görüşmem var, sonra döneyim mi size" deyip kapatıyorsunuz ama her halükarda toplantınız bölünüyor.
tabi bu dediğim masa telefonu için geçerli oluyor. cep telefonları için susturma seçeneği var.
masa telefonunun da kablosunu çekersiniz ama "ya patron ararsa kuşkusu" buna engel oluyor.
demem o ki; telefonlar hayatımıza müdahale ediyor, ortadan giriyor muhabbete yaramaz bir çocuk gibi.
yapmayalım, şımartmayalım şu telefonu.
artık çok mu geç acaba?