bir gün köy kahvesinde yalanlarıyla ünlü bir avcı yine anlatıyor da anlatıyor, çevresindekiler de merakla dinliyorlarmış.
+ işte ondan sonra çektim silahı, bastım tetiğe, tutukluk yaptı. 'hay amına koyyım." deyip çektim benim çakıyı, koştum geyiğin peşinden, sapladım böğrüne.
- çakıyla geyik öldürdün ha?
+ öldürdüm. işte sonra kaldırdım bunu, bacaklarını omzuma koydum...
bu sırada adamın telefonu çalar. bir süre sonra telefonu kapatır ve, "nerde kalmıştık?" diye sorar. "bacaklar omzundaydı." der biri. "hah işte," der abimiz. "sonra verdim yarrağı verdim yarrağı."
