başbakan'ın; "biz hükümet pkk ile görüşmez, devlet görüşür demiştik" tarzı bir açıklama yaptığı görüşme. lakin mit müsteşarı "başbakan'ın özel görevlendirmesi ile orada bulunduğunu" belirtiyor. öyle olunca hükümet görüşmemiş mi oluyor? illa hükümet görüşmesi için, bakanlar kurulu toplantısında mı görüşmeleri gerekiyor? (sayın öcalan denmesini konu dışı bırakıyorum)
kimilerine göre; kamuoyuna yansıyan bu kayıtlar, 6 yıldır devam eden görüşmelerden birine ait. sonrası da olmuştur muhakkak ve olacaktır da.
devlet görüşmüş, hükümet görüşmüş önemli değil. önemli olan; benim otogarlarda, havaalanlarında omuzlarda, vatanı orospu çocuklarından kurtarsın diye yolcu ettiğim arkadaşlarımın/kardeşlerimin birilerinin pazarlıkları, gizli anlaşmaları, çıkarları uğruna şehit oluyor olmaları.
ayrıca;
adı üstünde terör örgütü ile neyin pazarlığını yapıyorsun ki? her istediklerini versen de silah bırakıp dağdan inecekler mi sanıyorsun? ne verirsen bir fazlasını, beş fazlasını, on fazlasını isteyecek. çünkü uyuşturucu vs. ile gelen para kaynakları bitsin istemez. silah bırakmak işine gelmez. oturtmuş bir düzeni var nihayetinde.
sen, ortadoğu'da, müslüman ülkeler arasında liderliğe soyunan sen, terörü bitirmek istiyorsan, önce bunlara silah başta olmak üzere, yardım eden ülkelerle görüş.. sonuçta teröristlerin elindeki silahların hangi ülke yapımı olduğunu bilmeyen yok. hani biz stratejik ortağız, jeopolitik önemimiz var, b.o.p.'sinin en önemli ülkesiyiz ya; kullan bu durumu. kavga et abinle, küs hatta. birşeyler yap ki teröristlerin yardımlarını kes. iran'la anlaş, ırak'la anlaş, kıskaca al. para bağlantılarını kes. kes ki köşeye sıkışsın, pazarlık edemesin.
kürt sorununun çözümü içinse gideceğin tek bir kişi var. o da halk. halk da kendini temsil etsin diye birilerini seçmiş durumda. çözüm istiyorsan gerçekten, vekillerle hallet bunu. git onlarla pazarlık yap..hoş, bdp de imralı'nın muhatap alınmasını istiyor ama olsun. onlara da ağızlarından düşürmedikleri demokrasiyi öğret.
ben bunları oturduğum yerde rahatlıkla söyleyebiliyorum. bana gayet basit geliyor belki bu işler.
ama sen de koskoca devletsin.. sana daha basit gelmeli.
tabi yukarıda seslendiğim devlet, başka ülkelerce değil, halkı tarafından seçilmiş kişilerce yönetilen, halk çıkarlarının, başkalarının çıkarlarından kat be kat üstün tutulduğu, akan her damla kanın, yönetenlere acı ve keder verdiği bir devlet. ütopya..
