devlet yönetmeyi çocuk oyuncağı zanneden, hamaset duyguları, kuru milliyetçilik vatan millet sakarya anlayaşı ile her sorunu halledebileceklerini sanan sığ zihinli insanların anlaması gereken gerçektir.
öncelikle akp'nin de ondan önce gelen her hükümet gibi pkk'yı muhatap aldığı imralı ile görüştüğü zaten biliniyordu. sadece kesin bilgi ve belge yoktu. lakin akp'nin bir kaç sene önce başlattığı açılım projesinin pkk ve imralı ile görüşmeden alınabilecek bir karar değildir.
ama şimdi bu milliyetçilik duygusu yüzünden aklını yitirmiş kitlelere biz bu terörün bitmesi, barış ve kardeşlik ortamının sağlanması için gerek imralı ile gerekse pkk'nın yönetici kadrosuyla görüşüyoruz denseydi anormal bir tepki olacaktı. bu açıklamanın başka yerlere çekileceği ülkenin bölündüğüne dair bir itiraf olduğu yorumları bile yapılabilir.
ortada bir kürt sorunu var ve ister kabul edin ister etmeyin pkk'nın silahlı eylemlerinin sonucunda kürt sorununun varlığı kabul edilmek zorunda kalınmıştır. hiç kimse kimseye durduk yerde herhangi bir hak vermez. pkk'nin silah bırakması da kabul etmek gerekir ki bir süre sonra kürt sorunu falan yoktur o devir kapanmıştır algısını beraberinde getirecektir.
kürt sorununu ortadan kaldırmak barış ortamının sağlanması için daha fazla harekat daha fazla operasyon yapmak şehit sayısının artmasından başka bir işe yaramaz. karşınızda ordusu olan bir devlet yok. karşınızda nerden ne zaman çıkacağı belli olmayan, her türlü saldırıyı yapabilecek herhangi kural tanımayacak silahlı bir örgüt var.
gerçekte devletini insanlarını düşünen insanlar bir hiç uğruna boşu boşuna masum insanların ölmesine göz yumarak sonra da vatan sağolsun denmesine razı olmak yerine sorunun çözülmesi için her türlü enstrümanı kullanır.
bu sorun türkiye'nin gelişmesinin önündeki en büyük engeldir. amaç barış ise amaç kardeşce yaşamak ise amaç türkiye'nin güçlenmesi ise çözüm için her yol denenmelidir. hadiselere duygusal bakmanın türkiye'ye sağlayacağı hiç bir fayda yok. rasyonel olarak aklın önderliğinde sorunlara gerçekçi çözümler getirilmeli, tabular yıkılmalıdır.
silahlı operasyonlara destek verenler, kuru milliyetçilik yapanlar, vatanını çok seviyormuş gibi görünmekle birlikte gerçekte daha fazla şehit verilmesine katkı sağlıyorlar. ama ne yazık ki bunun farkında değiller.
öcalan'a sayın denilmiş yok pkk ile muhatap olunmuş, kck ile görüşme yapılmış böyle şeyler üzerinde durarak asıl meseleyi görmezden gelerek çözüm yollarını tıkıyorlar.
bir devlet adamı için, devletin herhangi bir organında bulunan insanlar için öcalan'a sayın denilmesi denilmemesi önemli değildir. lakin hamaset duyguları içerisindeki halkın incinmemesi toplumsal tepkinin yükselmemesi adına halkın önünde dikaktli davranmak zorunda kalır. biz zavallı vatandaşlarda bu numaraları her defasında yeriz.
iki tane yazı yazdık bu konuyla ilgili. bir tanesi (bkz: şehit ailelelerin safça vatan sağolsun demesi) çok tepki gelmişti. burda ne demeiştik? isyan eden adalet isteyen insanlar gerek. şehitlik mertebesini yücelterek, bizim oğlan cennete gidecek, nasıl olsa, vatan sağolsun demekle bu işler yürümez. ölen öldüğüyle kalır. siz şehit olmayı yücellttiğiniz sürece bireysel olarak meseleye bakmadığınız hep olayı aidiyet duygusu içersinde "onlar ve biz" şeklinde değerlendirdiğiniz sürece sorunlar çözülmez. isyan edeceksim karşı çıkacaksın vatan sağolsun demiyeceksin benim oğlum bu vatan için ölmek zorunda mı diye hesap soracaksın devletten.
devlet ne zaman adım atacak olsa karşısında çözümü engelleyen hamaset duyguları kabarık bir halk buluyor. bu yüzden de pazarlıkları kaplı kapılar ardında yapıp mecburen halka yalan söylemek zorunda kalıyor. çünkü siyasetin doğasında yalan söylemek halkı yönlendirmek, koltuğunu korumak vardır. demokrasinin en kötü yani popülizm ve demogoji yapmak zorunda olunan bir ssitem olması.
ikinci yazı (bkz: türk anası vs kürt anası) idi. bu yazıyı da doğru anlaayn çıkmadı. devletleri örgütleri gözünüzde bu kadar büyütmeyin bunlar kutsal mutsal değiller. sadece var olmak zorunda olan sistemler ve oluşumlar bunlar.
gerçekte bir kürtün türkten daha az acı çektiğini kimse iddia edemez. sırf içinde bulunduğunuz etnik kimliğin gerektirdiği gibi davranmayın. aidiyet duygusundan sıyırılıp objektif olarak baktığınızda filler üzerinizde tepinirken siz çimenler birbirinizi yiyorsunuz.