"artık hayatımdan bütün bütün umudumu kesmiştim. kendimi suda boğmak istiyordum, ama şu maceranın nasıl biteceğini görmek merakı, kendi kendimi seyretmek isteği buna engel oldu."
h.g.wells'in bu romanında, yarı insan - yarı hayvan, anlaşılmaz bitakım yaratıkların elinden kaçıp denize koşan ve umutsuzluktan ölümü göze alan prendik, o anda bile, işin iç yüzünü anlamak, bu yaratıkları biraz daha tanımak, daha da önemlisi, ne yapacağını öğrenmek, kendine dışarıdan bakabilmek için beslediği merakı yenemeyerek böyle düşünüyor. neyi gösterir bu? demek insanoğlunda, ölüm korkusundan da güçlü duyular vardır, bilmek, öğrenmek merakı. bu merak yalnız dışa dönük değildir, kişinin kendini de içine alır.