türkiye israil ilişkileri

entry36 galeri
    15.
  1. mehmet ali biran ın konu hakkındaki düşündüren yazısı...

    --spoiler--
    peki durum böyleyse, israil’e boyun eğdirmenin, bugünkü koşullarda imkansızlığı ortadayken, türkiye sesini yükselterek, hatta pazularını göstererek ne yapmak istiyor?
    galiba işin içinde çok ince bir başka hesap var.

    "şii iran'a karşı, sünni cephe liderliği mi?"

    orta doğu’nun perde arkasında en çok tartışılan ve derinden derine pazarlıkları yapılan en önemli sorunlarının başında, nükleer güç durumuna girmeye hazırlanan şii iran geliyor.
    başta suudi arabistan olmak üzere, tüm körfez ülkeleri, mısır ve ürdün korku içindeler. iran’ ın giderek artan nüfuzunun, yakın bir gelecekte, kendileri için büyük bir tehlike yaratacağına inanıyorlar. iktidarları her an tehlikede olan bu ülkelerin yöneticileri, arap baharı ne kadar melteme dönüşse bile, demokrasi beklentileri yanı sıra, bir şii tehdidini kaldıramayacaklarını çok iyi biliyorlar.
    türkiye’yi yanlarına çekebilmek, sıkı sıkıya bir sünni cephesi oluşturmak istedikleri ve bu niyetlerini de erdoğan-davutoğlu ikilisine sık sık açıkladıkları biliniyor.
    abd için de, iran bölgedeki en büyük tehlikeyi oluşturuyor.
    washington, irak üzerindeki etkinliği her geçen gün artan bir iran’ın, nükleer güce kavuştuğu andan itibaren, bölgede fırtınalar estireceğine ve tüm dengeleri alt üst edeceğine inanıyor. eğer bugün türkiye toprakları dahil olmak üzere, nato çerçevesinde bir füze kalkanı oluşturuluyorsa, bunun en önemli nedenlerinden biri de iran’ dır.
    tüm politikalar, bir şii ittifakını önlemeye yönelik oluşturuluyor.
    ak parti iktidarının da en önemli kaygısı, olası bir sünni- şii sürtüşmesidir. ağırlığını böyle bir sürtüşmeyi önlemek için kullanmayı planladığı bilinen bir gerçek.
    işte şimdi kendi kendimize şu soruyu sorabiliriz…
    türkiye, israil ile sertleşerek sünni dünyasının halklarını daha da yanına çekmek, bir cephe oluşturmak mı istiyor?
    hem türkiye, hem de bölgedeki birçok uzman bu analizi yapıyor ve ankara’nın, yeni israil politikasıyla kendine bölgede daha etkin bir imaj sğlamak istediğini ileri sürüyorlar. kimse, başbakan’ ın sözlerini, türkiye’nin israil’i tehdit etmek veya çatışma arama niyeti olarak yorumlamıyor.
    bu konuda anahtarı elinde tutan washington, farklı bir politika izliyor.
    bir yandan, türkiye’nin iran’a karşı sunni bir cephede rol almasından memnun. öte yandan da, hem netanyahu-libermann koalisyonunun biraz dayak yiyip kendine gelmesini, hem de türkiye’nin israil ile sürtüşmesinin belirli bir çizginin ötesine geçmemesini istiyor.
    --spoiler--
    0 ...