sol yanim

entry15 galeri
    1.
  1. her okundugunda aglatmayi basaran bir bedirhan gokcesiiri.

    merhaba anne,
    yine ben geldim.
    merak etme okuldan çıktım da geldim.
    anneler de babalar gibi merak eder mi bilmiyorum ama
    ali, "okula gitmezsem annem çok kızar, merak eder."
    demişti de onun için söylüyorum.
    geçen hafta öğretmen, sağ elimde sarımsak, sol elimde
    soğan dedirte dedirte öğretti sağımı solumu.
    ben biliyorum artık anne, sağım neresi, solum neresi
    ağrıyan yanımın neresi olduğunu.
    şimdi iyi biliyorum anne.
    hani geçen geldiğimde:
    şuram acıyor işte, şuram demiştim de
    bir türlü söyleyememiştim ya acıyan yanımı anne
    bak şimdi söylüyorum. şuram işte,
    sol yanım çok acıyor anne.
    hem de her gün acıyor anne her gün.

    dün sabah annesi ayşe'nin saçlarını örmüştü.
    elinden tutup okula getirdi.
    yakası da danteldi.
    zil çalınca öptü, hadi yavrum sınıfa dedi.
    ben de ağladım,
    ağladım hiç de utanmadım.
    öğretmen ne oldu dedi?
    düştüm, dizim çok acıyor dedim.
    yalan söyledim anne.
    dizim acımıyordu ama sol yanım çok acıyordu anne.

    bugün ben de saçım örülsün istedim.
    babam ördü ama onunki gibi olmadı.
    dantel yaka istedim.
    babam; "ben bilmem ki kızım." dedi.
    bari okula sen götür dedim.
    "kızım, iş..." dedi.
    ben de bana ne dedim, ağladım.
    "kızım, ekmek" dedi babam.
    sustum ama okula giderken yine ağladım anne.
    ha, bi de sol yanım yine çok acıdı anne.

    herkesin çorapları bembeyaz,
    benimkiler gri gibi.
    zeynep, "annem, beyazlara renkli çamaşır
    katmadan yıkıyormuş" dedi.
    babam hepsini birlikte yıkıyor.
    babam çamaşır yıkamasını bilmiyor mu anne?
    uffff, babam, her gün domates
    peynir koyuyor beslenmeme.
    üzülmesin diye söylemiyorum ama
    arkadaşlarım her gün kurabiye,
    börek, pasta getiriyor.
    biliyorum babam pasta yapmasını
    bilmez anne.

    hava kararıyor, ben gideyim anne.
    babam bilmiyor kaçıp kaçıp sana geldiğimi.
    duyarsa kızmaz ama çok üzülür biliyorum.
    kim bozuyor toprağını,
    çiçeklerini kim koparıyor?
    izin verme anne,
    ne olur toprağına el sürdürme!
    eve gidince aklıma geliyor bi de
    bunun için ağlıyorum anne.
    bak, kavanoz yanımda,
    toprağından bir avuç daha alayım.
    biliyor musun anne?
    her gelişimde aldığım topraklarını
    şu kavanozda biriktirdim.
    üzerine de resmini yapıştırıp
    başucuma koydum.

    her sabah onu öpüyor kokluyorum.
    kimseye söyleme ama anne
    bazen de konuşuyorum onunla.
    ne yapayım seni çok özlüyorum
    anne.
    ha unutmadan,
    öğretmen yarın anneyi anlatan
    bir yazı yazacaksınız dedi.
    ben babama yazdıracağım.
    öğretmen anlarsa çok kızar ama
    bana ne kızarsa kızsın.
    ben seni hiç görmedim ki neyi,
    nasıl anlatacağım anne.

    senin adın geçince sol yanım
    acıyor anne.
    hiç bir şey yutamıyorum.
    bazen de dayanamayıp ağlıyorum.
    kağıda da böyle yazamam ya anne.
    ben gidiyorum anne,
    toprağını öpeyim, sen de rüyama gel beni öp.
    mutlaka gel anne,
    sen rüyama gelmeyince
    sol yanımın acısıyla uyanıyorum anne.
    sol yanım acıyor anne.
    işte tam şurası,
    sol yanım çok acıyor anne.
    seni çok özledim anne, çok...
    11 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük