"-Ne kadar çok şey yazıyorsun sen öyle" dedi...
Sessizce dinledim...
"-Peki gerçek mi o yazdıkların, içinden gelerek mi yazıyorsun, düşünüyormusun ne etki vereceğini" dedi...
Derin bir nefes aldım tek nefeste söyleyebilmek için cümlemi:
"-insan düşünmeden konuşabilir, ancak düşünmeden yazamaz" dedim...
Bu sefer o sessizleşti:
"-Daha çocuksun" dedi...
"-Ben hep kendimden büyüklere aşık oldum zaten" dedim...
Yüzü kızardı...
"Utanmana lüzum yok" dedim...
"Utanmadım sadece şaşırdım" dedi...