öncelikle sizin bir hayranınız olmadığı belirtmek isterim hatta size kılım. fekat dün kuzey güney isimli yapmınızı izledikten sonra bu satırları yazmayı size borç biliyorum ve borcumu ödemek istiyorum. mankenlik yaptığınız zaman, sonraki birkaç dizi ve peşine gelen behlül rolü sebebiyle size acaip uyuz olan bir insan evladıyım. behlül kaçar hadisesinden bahsetmiyorum bile. o ne lan öyle mezar başında behlül kaçar falan. komik yani.
lakin ezel dizisindeki sekiz rolüyle size kanım kaynamaya başladı sayın adonis. ama kendime bok sürdürmemek için kenan imirzalıoğlunu kıskanıyor kamil kıskançlıktan ne rol yapmış falan bile dedim yani. o kadarda adiyim yani düşün artık. o öldüğün sahnede falan ramize bir silah kaldırıp bir ağlamalar falan. vay be demişliğim bile var sana. ama dün kuzey rolüyle seni hayvanlar gibi beğendim(rol olarak diyorum ibne değilim adonis bey). resmen hayran kaldım. o yavşak züppe rolünden sonra, ezik serseri havası bu kadar güzel yansıtılamazdı. az çok o tarz ortamda büyüdüğüm için mahallemden biriymişsin gibi kabul ettim. yani kısacası seni içten tebrik ediyorum dostum. dostum diyorum ama mahsuru yoktur umarım. mektup yazdım lan sana mnskym. sevgilime bile yazmışlığım yok sen düşün yani.
fakat içimden gelipte söylemek istediğim son şeyler var. ibne kıvanç çok yakışıklı olmuşun. üçgen vücudun sana girsin diye dualar etmiyor değilim. sence dünkü diziyi izleyen kızlar bize bakar mı daha? yani ayıp hakketten ama. bugün dün dizide giydiğin siyah badinin aynından giyindim belki bir şansım olur diye ama otobüs yolcuğu boyunca bana bakan baktıklarında da pfpfpffp diye sırıtan kızları görünce hiç şansım olmadığını anladım. ha sırıtmaları iyi bişey dersen, sakal traşı olurken evde telefonla konuşuyordum favorimi kesmişim yanlışlıkla tee en tepe kulak hizasından. mecburen ikisini birden kısalttım. bildiğin maymun oldum ona sırıtıyorlar. bunu farkeden kadar bende umutluydum sırıtmalardan.
kısacası kıvanççım. piçsin. cevap falan da yazma amk...
