evime gelme ama eğer gelirsen...
evet tabii, dışarda değilsem evdeyimdir
ışık yanmıyorsa
yada sesler duyarsan
kapımı çalma,
proust okuyor olabilirim
biri kapımın altından proust bırakmışsa
yada güvecim için kemiklerinden birini,
borç para veremem,
telefonumu
veya kendimden geriye kalanı kullanamazsın
ama dünkü gazeteyi
eski bir gömleğimi yada sosisli bir sandviçimi
alabilirsin
yada gece çığlık atma huyun yoksa
kanepede uyuyabilirsin
ve kendini anlatabilirsin
gayet normal bu;
hepimiz sıkıntı çekiyoruz
ancak ben
ünverstde okutacağım bir aileye bakmaya
yada ev arazisi almaya çalışmıyorum,
gözüm yükseklerde değil
birazcık daha hayatta kalmaya uğraşıyorum,
onun için bazen kapımı çalarsan da açmazsam
ve içerde bir kadın yoksa
belki çenemi kırmış
bağlayacak tel arıyorumdur
ya da duvar kağıdımdaki kelebekleri
kovalıyorumdur, yani kapıyı açmazsam
açmam, ve nedeni
henüz seni öldürmeye,
sevmeye, yada kabullenmeye hazır olmamamdır,
demek ki konuşmak istemiyorum
meşgulüm, çıldırmışım, keyifliyim
veya belki bir ip hazırlıyorum;
onun için ışık açıksa bile
eğer nefes alıp verildiğini, dua veya şarkı söylendiğini
radyonun veya atılan zarların
veya klavyenin sesini duyarsan
uzaklaş, sebep gün değil
gece değil, saat değil;
kabalıktan gelen cehalet değil,
hiçbir şeyi incitmek istemem, böcekleri bile
ama bazen ayırt etmesi zor
bir takım duygular sezinliyorum
ve mavi gözlerin, maviyseler eğer
ve varsa eğer saçların,
ve kafan-içeri giremezler
taki ip kesilene yada düğümlenene dek
yada ben yeni aynalarda
traş olana dek, taki dünya
durana dek yada ebediyen açılana dek.