çok şükür bir derdim yok, elim ayağım tutuyo, üniye kapağı atmışım, sevgilim var ara sıra yiyişiyoz falan(henüz seks yapamadık), çok param yok ama kimseden eksik de kalmam(altımızda bi araba olsa fena olmaz), büyük bir sağlık problemim yok, sadece boynuz kısımlarından saçlarım dökülmeye başladı, doktora gittim genetik dedi yani yapacak hiçbir şey yok biyoksin falan hikaye ama allahtan öyle fazla göze çarpan bi dökülme değil, mezun olana kadar fönle, vaksla falan güzel şekil veririm saçlara, ondan sonra neydiiii, hah; kilom yerinde, boyum 1.80 esmerim, ortalamanın üzerinde bi tipim var diyolar ama ne kadar doğru bilemicem, belkide yakın çevremin gazlamasıdır ama neyse bilemedim şimdi,
velhasılkelam(bu kelime hangi durumlarda kullanılır gerçekten bilmiyorum ama patladı gitti valla) çok şükür bir derdim yok ama yaşamayı hiç sevmiyorum lan. hep aynı rutinlikler; ye, iç, büyü, okula git, manita yap, ders geç, tatile git, okulu bitir, aralarada yemek ye, sınavlara gir, askerliğini yap, düğünlere katıl, top oyna, sevgilinden ayrıl tekrar barış sonra ayrıl, depresyona gir iç, çok iç kus, neyse tekrar okula dön bitir, iş ara bul, para biriktir, kız istemeye git, evlen çoluk çocuk ev araba, kredi çek öde o bu şu ve sonunda öl aq.
bu mu yani? üstüne bi de cehennemde cayır cayır gavurun şeyi gibi yan, bilmiyom arkadaş, yaşamak bana göre değil tamamen mecburiyet.