karşıdaki kişinin düşüncesini çözmek için, tepkilerini ölçmek için yapılandır. ve bu bir sanattır, herkes beceremez...
şimdi, örneğin:
ayşe ile sevgili olmak istiyorsunuz. direk "ayşe ben senden hoşlanıyorum." demek risktir. ne kadar yüz verirse versin "ama ben seni arkadaş olarak görüyorum." deme ihtimali de vardır. ama kısa paslaşmalı cümlelerle adım adım gitmek en mantıklı olandır. "ayşe sen çok iyi birisin." dersiniz mesela, "ama ben seni arkadaş olarak görüyorum selami." cevabını almanız neredeyse imkansızdır; diyelim o cevabı aldınız, "sen geri zekalı mısın ayşe? ne alakası var iyi bir insan olmanın bununla?" diye 180 derece dönme ihtimaliniz var. ama o ilk kesin cümleyi kurduktan sonra bu cevabı aldığınızda, istediğiniz kadar uğraşın kıvıramazsınız. "zaten ben de seni denemiştim." , "aslında çok çirkinsin de sevin diye demiştim." tarzında şakaya vurursunuz en fazla(o da bir boka yaramaz).
tabi bu tarz iki uçlu cümleleri kullanım yerleri ve amaçları önemli. gidip bakkala veresiye yazdırmak için bu tarz numaralar yapmayın "recep abi senin bakkalın gibi kaliteli ekmek satan görmedim." tarzında.* bu yağ çekme konusuna girer, başka bir şey... yağcılık yapmak acizliktir, kesin anlam ifade etmeyen cümleler kurmak soğuk kanlılık ve ustalık. aradaki fark bu.