ben bu yazıyı 16 yaşındaki halime yazdım

entry458 galeri
    10.
  1. sevgili çocuk,
    kızacaksın şimdi sana "çocuk" dedim diye biliyorum, büyüdün çünkü…
    16 yaşındasınya, kuşun ötüyor ya,
    14 yaşında kardeşin bile var…
    çat pat ingilizce bile konuşuyorsun…
    mersin’desin şu an,
    yeter öpme o kızı,
    seveceksin ve üzüleceksin,
    sabah erken kalkma, biliyorum ne yapacağını,
    gerek yok… rahatını bozma…
    inat etme, büyük sözü dinle,
    ne olacak kumsalın yarısına onun adını yazmakla? ne geçecek eline?
    söyleyeyim ekimden sonra telefonuna bile çıkmayacak…
    odanda salya sümük ağlayacaksın… ilk aşk kazığın, ders olsun…
    gerek yok tatlı çocuk, lütfen dinle beni ve ne olur daha az güven insanlara…

    gelelim dönüş yoluna
    komşunun kızı seni öpmeye geldiğinde utanayım filan deme,
    hele o balkona sakın ama sakın kaçayım deme utançtan... Hıyarlık yapma...
    hani evde akvaryum var, cüce vatozlar cama yapışıyorlar, aynen öyle yapışacaksın dudaklara.
    yoksa babaannenin dediği gibi “yemeyenin malını yerler”
    üzüleceksin…

    seneye yanına ali diye bir çocuk oturacak,
    ona hemen “gülcihan çok güzel bir kız ve hoşlanıyorum” diyeceksin…
    gülcihanın yanına gidip içinden ne geçiyorsa söyleyeceksin…
    siktir et içinde kalmasın;

    artık nerde kaşar karı var peşinden koşmayı bırak,
    baban haklı, evi kerhaneye çevirdin,
    az biraz durul, dibi yok, baktık…

    lise sona gelince akıllı ol, dershaneyi kırma, okeyde en iyi oyuncu olman bir sikime yaramıyor…
    bu tempoyla bir sene kaybedeceksin, üzüleceksin ama ne olur kendine zarar verme, tamam ağla ama fazla değil… çünkü seneye iyi bir yer kazanacaksın,
    hukuk okumayı da bir düşün derim, gerekirse bir sene daha çalışmayı da düşün…

    üniversitede keman sesi güzel diye güzel sanatlar fakültesini ziyaret etmeye gideyim deme, aklını sikerim… başımıza o deliyi sarma, uzaklaş… git klasik müzik cd al, evinde dinle…
    yazın o partiye gitme istersen, çok seveceksin, ne kadar çok seversen o kadar üzüleceksin…
    yok, illa gideceğim diyorsan tüm sorumluluklara hazır ol… biraz erken ama sen bilirsin,

    seni arayacak… sakın inanma… kimse sana, senin onu sevdiğin kadar sevgi veremeyecek…

    sakın gözlerine bakıp konuşuyor diye, doğru söylüyordur triplerine girme, kim ne derse altında bir şey ara… mesafeler ilişkiyi güçlendirmez, senden götürür…

    bir tavsiyem olacak,
    bırak her şeyi,
    Avrupa Birliği saçmalığını, yurt dışında okuma hevesini,
    Yaptın hepsini, bir numarası yok, tamam sana çok şey katacak ama
    Dinle beni,
    bırak herşeyi,
    inan bana bırak,
    Yapacaksan onla yap, birlikte yap,
    Hadi al eline o ufak krem rengi valizini,
    Tarihin akışını değiştir tümden, hayatını birde o şekilde yaşa,
    1998 yılında zonguldak’a git.
    kara elmas üniversitesine git.
    muhasebe bölümünü (ya da öyle bir şey) kapısında aralıksız 1 hafta bekle,
    ne demek istediğimi kesin anlayacaksın…
    hiç durma,
    aklından geçeni yap…
    inan bana çok mutlu olacaksın…
    rahat ol, kasmana gerek yok…
    orda ruh ikizin,
    o yıllarda solculuk oynuyordur,
    “he” de, ne derse…
    faaliyetler için not defteri tutup tutmadığını sor…
    o ajandayı al, en arka sayfasına bak…
    eğer orda bir şey yazıyorsa yine geç kaldın demektir,
    yok, hiçbir şey yazmıyorsa…
    başlat anlatmaya…
    ne mi anlatacaksın?
    ne olursa…
    dedim ya o ruh ikizin...

    Ama ben biliyorum malımı,
    alacak onu hırsı kucağına, götürece başka yollara...
    senden adam olmayacak...
    baban adam mıydı da oğlu adam olsun?...
    48 ...