sadece bir roman mısrası olmak isterdim küçükken
insanların beni okuyup anlayabiliceğini düşünürdüm
gözlerinin üzerimde boş boş değil de
ön yargısız şekilde dolaşacağını hissederdim.
bir zincirin bir halkası olacağımı
bir amacımın olacağını hissederdim.
ancak ben büyüdükçe daha çok bir şikayetnamenin sonuna konulan nokta oldum.
kimin şikayetnamesi mi?
annemin ya da babamın...
belki de akrabalarımın.
senden bi bok olmaz derlerdi inanırdım.
bana bunu diyenlerin adam olmadığını bildiğim halde inanırdım.
çok değil sadece bir mısra olmak istemiştim hayatta.
okunabilecek bir cümle olmak.
anlaşabilecek bir ifade olmak.
hissedebilecek bir duygu olmak...
ama ben
"hayat sayfasına yanlışlıkla değdirilmiş yalnız bir nokta oldum."