ülke adına iyi niyet taşımadığı kesin olan nedendir.
ordu, özellikle bizim gibi enterasan konumlara sahip ülkerlerde, varoluşun temel taşı niteliğinde ki kurumlardan birisidir. yani illa ki savaşsın herkesi öldürsün açısından değil, sizinle ilgili herkes tarafından vardır ve şu güçtedir diye bilinmesi gereken kurumlardan birisidir.
maalesef keşke dünya ve üzerine kurulan stratejiler güllük gülistanlık olsa, herkes sevgi pıtırcığı halinde yaşıyor olsa.ama maalesef böyle bir dünya yok, hiç olmadı ve bundan sonra da olmayacak ve dünya düzeni böyle olduğu sürece de, savunma gücü yeterli derece de kuvvet ve caydırıcılık taşımayan ülkeler de ferahlık ve huzur içinde olmayacaklar.
yani bu durumda asıl konuya gelirsek, böyle bir ülkede böyle bir orduyu sistematik bir şekilde yıpratıp, yok etmek hangi amaca hizmet ediyor olabilir, bu en çok kimin işini kolaylaştırır, elbette ileride kurulmak istenen yani dünya düzeninde, türkiye'yi kendilerinin kayıtsız şartsız oyuncağı haline getirmek isteyenlerin.
sanki öyle gözüküyor ki bu kişilerin planlarının sivil iktidar kısmı halledilmiş gibi, sıraya tek bir şey kaldı onun üzerinde de büyük bir azimle çalışılıyor: türk silahlı kuvvetlerini yok etmek.
ordunun da gücü çok üst düzey diğer kurumlar gibi hatalarının olmadığını söylemek yanlış olur, ancak bu kurumu yok etmek anlamına gelmez, atalarımız pire için yorgan yakmanın dangalaklık olduğun bin yıl önce ifade etmişler zaten. önemli olan bu kurumları kusursuz bie şekilde ayakata tutmaktır, mesela diyanet gibi, adalet gibi, eğitim gibi, ordu gibi.
buradan özellikle birilerinin gazına gelip orada burada orduya ağızlarını doldura doldura saldıran genç arkadaşlara sesleniyorum,
acilen kendinize gelin, bu gibi halleri istiklal savaşı zamanı da yapmaya çalışan çok oldu, maksatları tek idi; o büyük harbin verilememesi. ama o gün atatürk diye bir adam vardı müsade etmedi, fakat bugün öyle birisi yok ortalarda, o yüzden her birimiz o günün ruhuyla hareket edelim, kendimize gelelim arkadaşlar biz aslında kime saldırıyoruz, kimi yok ediyoruz iyi düşünelim.
