duygu düşünceyi anlatabilmek için klasikleri okumaya gerek olduğunu sananların dudak bükerek yaklaştıkları durumdur. kısaltıla kısaltıla özet mertebesine düşmüş, budanmış çevirileri okuyup klasikleri okudum ben diye ortada dolaşmaktan daha mantıksız değildir. suç ve ceza'nın şule yayınlarından çıkan birebir çevirisi yanlış hatırlamıyorsam 700 sayfanın üzerindedir. bir kitapçı da gördüğüm savaş ve barış'ın orjinal çevirisi 4 kalın cilt halindeydi. belli bir yaşa geldikten sonra da oturup klasikleri okuyayım diye düşünmek de şahsi kanaatimce pek mantıklı değildir. zira klasikleri okumak kültürel bir alt yapı sağlasa da yaşı ilerledikçe kendisine ait vakti kısıtlanan modern insanın bu vakitte kendi alanına yönelik çalışmalar yapması daha doğrudur. ya da bir taşla iki kuş vurmak babında yabancı diliniz ne ise o dildeki klasikler orjinallerinden okunmalıdır. yakın zamanda tarafımdan test edilen bu yöntem olumlu sonuçlar vermiştir.