yıllardır mahallemdeki marketten alışveriş ederim. iki kardeşindir. fiyatları ortalamanın üzerinde olmasına karşın güleryüzlü olduklarından buraya gitmeyi yeğlerim. bu süreç içinde kardeşlerle (ki yaşları 40-45 civarı) ahbaplık da gelişti. geçen başıma şöyle bir şey geldi;
elde sigara, sigara almaya gittim. mahallede herkes beni bildiğinden yan bakan bile yok. markete gittim; sigara aldım. ufaktan sohbet ediyorum kardeşlerden kel olanla. bir ara muhabbet şu duruma geldi:
- sadaeke, sen ne saygısız adamsın?
- hayırdır ağabey, o nereden çıktı?*
- lan ramazan'dayız!..
- iyi de ağabey, sen sigara içmezsin ki.
- lan, lun, zart, zurt!
ciddiye almadım; makaraya almayı sürdürerek çıktım gittim ama arkamdan hâlâ bağırıyordu.
neyse efendim, konumuza gelelim. ben 30'una merdiven dayamış, bu adamı yıllardır tanıyan bir erkeğim. müslüman olmadığımı beni yeterince tanıyan herkes bilir. kel de dahil buna. konu geldiğinde hiç sakınmam, söylerim durumumu. beni yıllardır tanıyan adam tutup da ramazan'da sokakta sigara içmeme "saygısızlık" diyor. işin ironik yanı ondan aldığım sigarayı içiyor olmam. yani ben sigara içince saygısızlık; o bana sokakta sigara içmeyi yasaklamaya kalktığında, hatta bunun için işi bana sövmeye kadar vardırmaya kalkan müslüman saygılı.
yaaa, sizin saygı anlayışınızı sikeyim müslümanlar! işinize gelince "inanca saygı" diye bikbik etmeyi biliyorsunuz da konu başkalarının inanç ve seçimlerine gelince bir anda unutuveriyorsunuz bunu. ulan ramazan'da oruç tutmayan olduğunda yaptığınız ceberrutluğu muharrem orucu döneminde kendinize yapsanıza ama yooook! bu ülkede 10 milyonu aşkın alevi'ye bile saygı duymaktan acizsiniz. inansa bile gereğini yerine getirmeyene saygısızsınız. inanmayana zaten hepten saygısızsınız ama lafa gelince inanca saygı. ikiyüzünüze köpekler sıçsın lan!