(bkz: şafak türküsü)
(bkz: müebbet türküsü)
(bkz: kitap türküsü) gibi uzun ve türkü tadında şiirleri vardır.
yeri gelir sol tarafını tutar içeri düşer, idam yer ve dökülür kelimeler.
beni burada arama anne
kapıda adımı sorma
saçlarına yıldız düşmüş
koparma anne
ağlama
baba olmakta ister ama o zamanlar aklına ölümden başka birşey gelmez.
baba olamayacağım örneğin
toprak olmak ne garip şey anne
müebbet türküsünü söyler hükmü kesinleşince
idamdan müebbete düştüm müebbetten hücreme
diye başlar ve filistinli sena'yı anlatır, onun özgürlük mücadelesi için kendini feda etmesini anlatır.
belki en can alıcı kelimelerini kitap türküsü şiirine başlarken dizer
ve bir gün eline
ustura ağzında sınanmamış
allı-pullu mektuplar geçerse
bil ki sevgilim
ben artık elleri üzerinde yürüyen
şaklabandan başka birşey değilim
ne zaman ki şiirle türküyü ayırdı birbirinden.
o zaman işte söyleşilerde viski bardağıyla gördük kendisini.
unutma zamanında kurduğun düşleri, unutma annenin önünden geçtiği ilkokulunu.
nasıl ki tahliyecinin ardından yanık bir türkü söylerdin.