fazıl say analarına da sövse ''ayy ne çağdaş adaaam, ay ne adadürkçüüüüü, ay ne antallaktüeeellll'' diye baygınlık geçirecek şaşkınların görmezden geldiği terbiyesizliktir. reklam da olsa, nihat doğan gibi yaratıkların oraya götürülmesi ile işin boku da çıkarılsa sonuçta o insanlara yardımcı olunmuş, gönülleri kazanılmıştır. iki çocuğunundan birini ölmesi için seçmek zorunda kalan insanlardan bahsediyoruz birader, bu kadar mı insafınız kurudu, ideolojisine sıçayım bu kadar mı partizan oldunuz? o insanlara ne bütçesinin % 85'ini silaha ayıran hükümetleri, ne de çıplak kıçına bakmadan şeriat ilan eden şopar kılıklı eş-şebab örgütü militanları yardım etti. reklam reklam diye kıçını yırtanlar diğer ülkelerin reklam için bile bu batılılar tarafından yıllarca ırzına geçilmiş ülkeye yardım etmediğini unutmamalı...
işin içinde reklam olduğunu herkes biliyor, AKP'yi yeni mi tanıyorsunuz? ama reklam için bile olsa yardım alan bir somalili annenin gözlerindeki ışığı görmek beni mutlu ediyor . kamuoyunda ciddiye alınmayınca sinirden kudurup yamuk ağzının, kükürt sarısı dişlerinin arasından ülkesine, insanına söven, sövdükçe adam olduğunu zanneden suratının nuru gitmiş zavallıların bu ülkede cirit atması değil. ayrıca sertab erener'in, ajda pekkan'ın, hadi anladık onlara da uyuzsun da o kadar gönüllünün, yardım derneğinin ve kendi imkanınca Kızılay'a bağışta bulunan benim gibilerin ''samimi olmadığını'' nasıl anladın samimiyetölçer fazıl? bu hesaba göre senin eleştirinde samimi olduğuna nasıl inanacağız?
dahi sanatçı, sertab erener 'e salak ve beyinsiz demiş, ne dehaymış be, anamıza bacımıza sövse ses etmek yasak, niye, çünkü o deha, çünkü harika çocuk, çünkü sanatçı kaprisi, rafine zevklerin adamı... rafine zevki de hande ataizi! (Gerçi ondan da ayrıldı)
ama fazıl say gibi tiplerin AKP tarafından özellikle beslendiğini, kendilerine sövülmesi için maaşa bağlandığını ciddi ciddi düşünmüyor değilim. baksanıza bunlar sövdükçe heriflerin oy oranı artıyor.
