- Bedeni alkolle terbiye etme hadisesinde,
nerde trak orda bırak olgusu, Trakyalıların
pekte muteber ettikleri bi olgu olmadığı kanaatine
'ben Trakyalıyım sarhoş olmam' dan varıvarmak mümkün gibi.
Artıkın 'içkiyi kendilerine değil kendilerini içkiye
hazırlamada' ki genetik miraslardan mı kaynaklanıyor
nedir orasını bilemiciim. Ama bildiğim bi'şi var ki o da
'elveda meydaneci' şarkısında geçen 'bir başkayım bu
akşam sarhoş olamıyorum' kısmında da vurgulandığı gibi
her dirink almalarında abicim 'bir başka olma'larından
kaynaklandığı gerçeğidir gibi. Lakin yine de, bildiğim
bi'şi var ki demiş olmama rağmen, bittabi ki de bilemiciim.
Unutmadan! 'Birazdan fazla çoktan azları' ise de, alkollüyken
seni görende, 'seni görende içki başıma vurdu' vari
şakalarının, aşırma şaka bu da he, bi' rus romanından aşırma
ama hangisindendi hatırlayamadım imdi, ardına kendilerini
siper ettiklerini de belirtmek gerek. Evet.
- susarak iletişim kafa şişirir, kendi kafamızı!
- Mahlenin ev sineği tarafından, bira almaya gönderilen
çocuğun, küçük çaplı inanç gösterisi eşliğinde, aynı
elin işaret ve baş parmaanı birbirine küçük çaplı teatral
gösterisi eşliğinde sürttürerek, sana bira almanın hem de
ramazan ayında bira almanın günahının günahını biliyor
musun demek istercesine hemi de , ''biraları almanın günahını,
gireceğim günahın dışındakiler ile birlikte isterim''
esprisi ile bar sinekliğinden ev sinekliğine tenzil-i rütbe
eden zata, küçük çaplı sivri bi' çıkışta bulunmasını,
mahleden bi' çocuğun, yarı rıza ile üstlendiği mahallenin
abisine bira alma hadisesine bi tarihte ki ramazanda
tanık olduğumda salık verdim idimdi. (- senin kuracağın
cümlenin cemi cümlesine) Pe heey. Nerde o eski ramazanlar.
imdi ağzımızı açsak 'dikkat ette sinek kaçmasın' diyen
veletler var amk. dadi dabi nesil bozuldu.
- ilgili kişiyle ikki saat ciddi ciddi pazarlık yapıp
fiyat indirimine razı etmeye çalışanın, rıza ile birlikte
gelen, kalan para üstünü; 'daha çok para üstü kalsın ki,
bombayı patlatayım' iç sesciğine, daha, taa pazarlığından
başından itibaren kulak veriyor idiyse şayet, efenime söylliim
espri babında, tamam o kadar pazarlık neyin yaptık e sende
mukabele ettin çok sağ ol çok incesiniz zarifsiniz dedikten
sonra, hiç bi'şi söylemeni istemiyorum demeyi de ihmal etmeyerek
he mi de, ''sizde kalsın' lütfen... deyü ilgili kişinin cebine
sıkıştırmaya çalışırsa, onu oracıkta bi' yerlere, ''mahmut,
hasan bi' dakka bakıcan mı be anam, olay var'', kendi iç seslerine
nazire, dış sescikleri eşliğinde sıkıştırırlar gibi. çünkit
ufaktan zekice imiş gibi görünüyor, pazarlık yapıp,
sonrasında üstü kalsın demek ama tam da taşşağa sarma da
var ağabeylerim/ablalarım. Di mi ama ya. (- taşşağa sarmada zekâ
aranmaz mı ki, bu nasıl mantık dediğini duyar gibiyim)
- Uzaktan da uzak kumanda: eli maşalı olanın emir komutasına
maruz kalan eli kumandalı şahıs.