kenaradegiltamortaya

entry9 galeri
    1.
  1. 1 Mart 1983 yılında istanbulun yarısının doğduğu zeynep kamil hastanesinde gözlerimi, suratıma tüküren hemşireye doğru açmışım. Keşke üzerine işeseymişim.

    1984 yılında ilk kelimemi 'tanju' demişim. babam üzülmüş. "tanju, sonraları maç sırasında sahanın ortasında imza istediğim futbolcu"

    1985 yılında aysun adındaki kardeşin doğmasıyla içinden süt gelen oyuncağım kayboldu.

    1986 yılında jelibon sandığım dört kutu ilacı yuttuğumdan beyaz giysili teyzeler boğazıma kadar hortum soktu. çok korktum, kustum.

    1987 yılında benim niye bisikletim yok dedim. Gördüğüm ilk bisiklete bindim. Polis amcalar kulağımı çekip bisikleti geri aldılar.

    1988 yılında kibriti icat ettiğimi sanıp tarihte ilk perdeyi yakanın kendim olduğunu sandım.

    1989 yılında yeni taşındığımız beldede kayboldum. Tüm camilerden çamurlu, mavi pijamalı çocuk anonsu yaptılar. 5 saat sonra köşedeki bakkalın yanında bulundum.

    1990 yılında ilk okulde ali ayşe adındaki iki kişinin topuyla ben hariç okumaya başladık.

    1991 yılında arkadaşlarım çarpım tablosuna geçmişken ben hala cin ali ile okumayı öğreniyordum. Nihayet ali topu attı. Ayşe ipten atladı.

    1992 yılında evdeki 82 model televizyon bozuldu. içini açıp tutmayan lehimleri iple tutturdum. Tv çalıştı. Tamirci sonraları Allah korumuş dedi.

    1993 yılında öğretmenimiz emekli oldu. Yenisi iş bulamamış bankacıydı. Ödev yapmayanların ağzını mürekkeple boyayınca ilk teşekkürümü aldım.

    1994 yılında 4. sınıfta, veda partisinde, arka fondaki love song ile hayatımda ilk kez dans ettiğim kıza vuruldum.

    1995 ilk okulun son yılında sabahları uyanamayan mustafa kovanlık adında bir öğretmenim oldu. evine gidip uyandırmadık bütün dersler beden eğitimi olsun diye.

    1996 yılında ali'den ve ayşe'den ayrılarak ortaokula başladım.

    1997 yılında derste osmanlının yıkıldığını atatürkün ülkeyi kurtardığını öğrendim.

    1998 yılında ortaokulu zar zor bitirdikten sonra bir de lise var dediler. lise sınavlarını yıllar sonra duyduğumdan o yıllar en yakın okula gittim. Aynı yıl başladığım Mehmetçik Lisesinde tembeller sınıfında, ilk dönem tüm dersler iyi gelince arkadaşlar geçersin dediler, rehavetle tanışıp kaldım.

    1999 yılında bir önceki yılın notlarıyla kimyadan sözlü notum 100, yazılılarım 20 idi. hoca, 'ben bu işten bir şey anlamadım' dedi.

    2000 yılında ilk kez bir eyleme katıldım insanlar sol yumruğunu kaldırırken ben sağı kaldırmıştım. Polis onları kovalarken sen kenara çekil dedi.

    2001 yılında ben mezun olup evleneceğimi sanarken bir de üniversite var dediler. Okul puanı diye bir şey varmış o yıllarda 4 yıl össyi kazanabilmek için belge sandığım şeyi aradım durdum.

    2002 yılında otobüste ilk defa '' beyler arkaya doğru ilerleyelim binemeyenler var'' dedim. halk kahramanı gibi hissettim kendimi.

    2004 yılında nihayet kazandığım bölümü netten bakıp telefondan söylediler: " Mersin Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Arkeoloji Bölümü. Bu bölümün diplomalı defineciler yetiştirdiğini sandım hep. Meğerse diplomalı işsiz yetiştiriliyormuş.

    2006 yılında yaz aylarında kazı var dediler gittik. Aşkı buldum ama defineyi asla.

    2008 yılında erasmusla Almanya' ya gittim. Türkçemi düzeltip geldim.

    2009 yılında mezun oldum. Sınıfça, 'Aha mıçtığımızın kanıtıdır' dedik. Ekmek, badem bıyıklı dayının telefon rehberindeymiş ama benim köse dayım bile yok.

    2010 yılında önümüz açılsın diyip askere gidelim dedik. Sakın mesleğini söyleme dediler. ilk kısa dönem aşçı yaptılar.

    2011 yılında işvermeyenim uzun bir tatile çıkardı. Tatilin bitmesini bekliyorum.
    0 ...