gecenin bir fotoğrafının makinenin objektifine düşüş'ü ile düşlerin canlanması anına değiyor hikayenin başı. gece karanlık heryer, gecenin karanlık olduğunu söylemenin gereksizliğine takılmadan devam ediyor cümleler ay ışığına doğru yol almaya. sadece bir anlık bir görüntü değişimi, bir güzel anı yakalamak hayattaki, işte elini titreten şey bu oluyor hayat fotoğrafı çekenin.
düş'üyor, düş'erken düş'menin ne demek olduğunu bilmiyorcasına ve sanki evet tam da bir yıldırım gibi aşağı doğru iniyor. bir şeyleri doğurmak için, yaratabilmek için. ilk düş'üş aklına geliyor insanoğlu'nun. düş'ünü kurup düş'üşün, düş'üvermesi dünya'ya insanın. aynı görünen kare gibi hayatın minik penceresindeki, düşüyor evet kendi düşüşüne.
gece, eceg ve zündügü peşinde taşıyor, yok etmeye çalıştığı düşüş anını yine bir kare kareliyor dörtgence bir pencereye. bir yıldızın intiharına tanık olmak demek bu yaşananlar. bir ay'ın kendi halinden sıkılıp yıldız olmaya çalışmasının anlatımı bu belki de. aynı şekilde her şey.
düş'mek istiyor ondan insan
düş'üşe inat
bir düş'e.
ve o düş'ün ardından
kovalamak istediği düşü
bir ay'a yüklüyor,
yıldız olsun diye.