şu gerçeği kabullenelim artık: oradaki insanlar açlıkla ve sefaletle boğuşuyor. biz ise oturduğumuz yerden, rahat batarcasına ve biraz da laf olsun diye, bu insanlarla ilgili olmadık saçmalıkları ortaya atıyor, bir de üstüne alay ediyoruz. bu ne biçim insanlık, nasıl vicdansızlıktır? çoğunluğu müslüman halktan oluşan bir milletin insanlarının kalbi ne çabuk taşlaştı böyle; çekilen acılar, verilen kahramanlık savaşları ne çabuk maziye gömüldü böyle? daha düne kadar biz de açlıkla, sefaletle, savaşla mücacedele ediyorsuk. daha doğrusu biz değil bizim şerefli atalarımız, insnalık timsali ecdadımız ( ki onlarla dahi dalga geçecek kadar kendini ve özünü kaybetmişler var aramızda) . şu an, somali gibi vaktiyle bizim de aynı acıyı çektiğimiz bir ülkeyle böylesine inceden inceye alay ettiğimizi görseler, belki de o ecdad mezarlarından kalkıp yardım ederdi; ki o ecdanın mezarında şu an kemikleri sızım sızım sızlamaktadır.
ama maalesef ki aynı isanlığı günümüz türkiye'sinde görmek mümkün değil:
nihat doğan'nın o insanlara yardım eli uzatmasıyla alay ediyoruz,
neden bu kadar çok çocuk doğuruyorlar, doğurmasınlar diye onları somalili kardeşlerimizi ayıplıyoruz,
ve en son saçmalama noktamız da neden somali'de hiç bir erkek türüne rastlanmıyor olmasına kadar ulaştı.
o insanların bizim kadar kamera meraklısı olmadıkları ki bunu düşünecek halde olmadıklarını, savaşmak zorunda olduklarını ve belki de çoğunun açlıktan ölmüş olabileceğini düşünmeden alay ediyor, kızıyoruz onlara. bu bir insanlık ayıbıdır; hem ülkemiz hem de dinimiz adına.
somali'deki insanlar "ö-l-ü-y-o-r." , hem de açlıktan, hem de kıtlıktan. bunu kabullenin ve görün artık ve "somali de ortalıkta bir tane erkek gözükmemesi" şeklindeki saçmalıklarla ilgileneceğinize o insanlara yardım etmeyi, yaralarını sarmayı deneyin. emin olun bu sizlere daha fazla huzur ve mutluluk verecektir.