içimdeki deliler

entry102 galeri video1
    90.
  1. geldim, çok zaman sonra attım kendimi aranıza.

    iltihabı birikmiş bir irinli topaç gibi şimdi geride kalmış kimi günler... ve öğrendim, öğreniyorum insanlar, gerçekten de aptal mahlûkatlar.

    işler yolunda şimdilik, biraz mesafeli duruyorum sizlerle buna paralel. sıradan bir adam olmaya belki de en yakın zaman dilimindeyim ömrümün. ilk defa akıllıca yaşıyor, yerinde kararlar alıyorum şu sıralar. takım elbise, klasik ayakkabı, ödenmesi gereken taksitler, maaşı, bi yerlere yetirme çabası ve sürekli bir hesaplı olma gayreti.

    annemin, benim için istediği de bu olsa gerek.

    geceleri, çok erken yatmıyorsam da sabahlamalara bir son verdik gibi artık. yaz mevsimi, ilk kez öylesine geçiyor ve sıcak havalarda çalışıyor olmaya hâla ayak uyduramadım ben. orhan veli'nin, güzel havaları gelir aklıma yine de.

    insanlar, sahi ne kadar da aptallar?

    ömürleri boyunca çıkarsız sevgiyi aradıklarını söylüyorlar lafa gelince ama çıkarsız sevginizi verdiğiniz anda sizi ve bu sevgiyi tapulamak için ellerinden geleni yapıyorlar. yetinemiyorlar ki biraz aç gözlülük de var belli ki yapısal olarak.

    oturup da dinlediğinizde size, nasıl da oyuna getirildiklerini anlatıyorlar uzun uzun ama iş hayatı yaşamak noktasında kendisini ortaya koyduğunda görüyorsunuz "herkes, hakettiği ile mükâfatlandırılıyor." ve bunun üzerinde bir irade de mümkün değil olmuyor.

    hayatı boyunca acılar çekmiş bir insan, hiç mutlu olamamış bir insan; kendisi dahil olmak üzere kimseyi mutlu edemez. çünkü, hırs dediğimiz şey böyle gelişir ve entrikaları da bu hırs tezgâhlatır insanlara.

    ama bereket ki gerçekten aptal yaratıklardan bahsediyoruz. hiç bir zaman akıllı olduğunuzu hesaba katamayacak kadar aptal olabiliyor insanlar ve siz, biraz ek bir çabayla bütün bunları, net bir şekilde görebilir oluyorsunuz.

    en güzeli deli olmak lan, en temizi. size uzanan hiç bir ele, kasıtlı ve istekli zarar vermeye çalışamazsınız. zira o kadar kompleks düşünme şansınız yoktur.

    korkuyorum, geceleri dışarıda sabahlamamaya başlamamdan. yakında bütün faniler gibi, televizyonun karşısında geçirdiğim vakte ömür der miyim acaba?

    neyse ney işte, sizinkisi en güzeli arkadaş. zararsız ve kasıtsız bir hayatı, samimi ve hesapsız bir şekilde yaşamak.

    benden buraya kadar...
    0 ...