türk gazeteciliğinin ne denli içler acısı bir halde olduğunu gördük bugün. adamın birisi çıkıp ''bu kararı alırken baskı altında kaldınız mı, samimi olabilir misiniz?'' diye bir soru sordu. böyle soru mu olur yahu? adam ''evet baskı altında kaldım canım benim yaaee'' mı diyecek? diğer sorular da hep bu tarzdaydı. ama kemal belgin'in sorusu taşı gediğine oturtmuştur. götü başı oynak fenerasyona verilen tarihi bir ayardır.