dünyaya demokrasinin afrikadan alınan yiyeceklerle dağıtıldığı göz önünde bulundurulduğunda daha da anlam bulan söylem. dünyanın dünya kaynaklarını en az harcayan kıtası değil mi afrika? kuzey kıyı şeridindeki ülkeleri ve en güneyde güney afrika'yı saymazsanız başka ülke yok neredeyse. (diğer ülkeleri küçümsemiyorum ama bu ülkelerde sanayi sıfır neredeyse, haliyle çok bir harcama da yapmıyorlar) e baktığımızda elmasından petrolüne bütün para afrika'dan çıkıyor; yüzyıllardır afrika hep veriyor. zaten aç olmalarının sebebi de bu değil mi? kendi kaynaklarını kullanamıyor oluşları... ha şimdi diyeceksin ki, yemeye kuru ekmek bulamayan adam ne yapsın elması?
eğer o kadar zenginlik ülkeden kaçırılmasaydı, ya da şu anda bile kaçırılıyor veya ederinin çok çok altında bir değere ülke dışına çıkarılıyor olmasaydı, demem o ki o paraları amerika, ingiltere, fransa değil de sudan, nijerya, somali kullanabiliyor olsaydı... bu ülkeler de sanayilerini kursalardı, tarımlarını yapsalardı, karınlarını doyursalardı... ne batı bu denli yükselecek, ne de afrika böyle düşecekti... tahtrevalli gibi, afrika düştükçe batı yükseliyor...
ek: ayrıca ortadoğu'ya neden ortadoğu demekteyiz bunu da anlamlandıramamaktayım.