daha fazla tüketmek için daha fazla çalışıp daha fazla kazanmak zorunda olan insanın doyum noktası yoktur. ihtiraslarla dolu yaşamında tüketilecek listesi oldukça kalabalıktır.
doyumsuz bir "dünya"ya göz açan her kişi yerilen "boş" yaşamayı öğrenerek birey olur. hayat boşluklarla doludur ve bu boşlukları birey doldurur. boşluklar kişisel fayda gözeterek doldurulduğundan, alan razı veren razı gibi gözükmektedir. işin özünde iki taraf içinde bir rıza söz konusu değildir..
güzel-kaliteli yaşamın daha fazla tüketmekten, daha fazla maddi güç ve olanaktan geçtiği zihinlerine kazınan bizler için yüceltilen "boş yaşam"ak, aslında özgün ve özügür yaşama geçiş sanıldığı kadar kolay değildir. hayatı dolu dolu yaşamaktan ve modern dünyanın istediği tüketicilikten feragat etmek; kendinden geçmek ve dünyaya kafa tutmak demektir, zordur çok zordur..