islami değil sosyalist bir dünya görüşüne sahip olan ve kendi gibi tipleri de peşine takan adam. hâlâ bu adamın sözlerinde keramet arıyorlar, adamı yerlere göklere fezalara sığdıramıyorlar. iki "devrim", üç "eşitlik" diyor; ergen genç kız duygusallığındaki insanımızı tavlıyor.
evvelinde şunu söylemek lazım; (#12428634) nolu entrymde belirttiğim üzere ihsan eliaçık ayet çarpıtacak kadar çarpık bir adamdır. peygamber efendimizin "özel mülkiyet" hususundaki açık hükümlerine rağmen proudhonist mülkiyet anlayışını islama yamamaya çalışan bir adamdır. söylemlerinde ilkel bir "eşitlikçilik" anlayışı vardır. ancak insanımızın bir çoğu da ilkel zihniyetli olduğu için, eliaçık'a inanmakta onu "doğrunun sözcüsü" konumuna yükseltmektedir. buna şaşırmamak gerekir.
ancak size hakikati bir kez daha söylüyorum; "islam, kapitalizmle zıt değildir". bu sözü kafanıza iyice kazıyın. ve sırf "marjinal" diye ne idüğü belirsiz heriflerin ortaya attığı saçmalıklara bel bağlamayın. yahu okumaktan da mı acizsiniz? açın kütüb-ü sitteyi, bakın peygamberimizin "özel mülkiyet" hakkındaki hadislerine. yahut alın elinize kuran-ı kerimi hakikate oradan bakın. ihsan eliaçık gerçekleri çarpıtarak söylüyor ve ne yazık ki birçok insan bunu islami gerçek zannediyor. şu haliyle i.eliaçık incili evirip çeviren bir ortaçağ papazı imajı çiziyor. eliaçık'a inananlar da papaza biat etmiş ortaçağ köylüsü gibi. kaynaklara birinci elden bakmaktan dahi aciz olan insanların islam ve kapitalizm hakkında hükümlere varması acı. oysa bu insanlar ne islamı ne kapitalizmi biliyor. ama hükme varmada üstlerine yok.
bu cehaleti "zekat" olayında da görüyoruz. ihsan eliaçık'a göre islamiyet'teki "zekat" ibadeti "fazla olan paranın hepsinin verilmesi" imiş. böylece herkes fazla olan parasını verecek kimse zengin olmayacakmış falan filan. klasik "sosyalist müslüman" nutukları. zekat ibadetini çarpıtmada bu adamların üstüne yoktur. oysa akl-ı selim şekilde bakıldığında "zekat" denen ibadetin gerçek muhtevası görülür. zekat nedir? belli düzeyde zenginliğe ulaşmış kişinin, malının bir bölümünü dağıtmasıdır. peki sorarım size islamiyet zenginleşmeye mani olan, özel mülkiyeti kısıtlayan, insanlara komün yaşamını farz kılan bir din olsa insanlardan bazıları zekat verebilecek seviyeye ulaşabilir mi? yani zekat zaten başlı başına zenginliğin, zengin olmanın, özel mülkiyetin dinen meşrulaştırılmasıdır. din, bunu kabul eder ancak bir uyarı koyar "bu zenginliğinin bir bölümünü vereceksin". hadise bundan ibarettir. zekat, asli ihtiyaçlar harici biriken paranın-malın hepsinin verilmesi de değildir kat'i suretle. bu külliyen yalandır. mesela peygamberimizin bir hadisi vardır, der ki:
"...gümüş paralarınızın zekâtını verin. bunun her kırk dirhemine bir dirhem vereceksiniz. ancak yüz doksan dirheme zekât düşmez. iki yüz dirheme ulaştı mı beş dirhem verilecektir."
peygamber efendimizin söylediği kesindir, nettir. iki yüz dirhemin hepsini verin demiyor, beş dirhem verin diyor. mantık, izan sahibi insanlar ayetlere-hadislere danışarak fikir sahibi olurlar; sokak aralarındaki cinci hoca kalibresindeki eliaçık'ın üfürdükleriyle fikir sahibi olmazlar.