clementine

entry116 galeri video5
    67.
  1. hatırladıkça ne çok korktuğumu ve bu korkuya rağmen bir tek bölümünü bile kaçırmadan soluksuz izlediğimi düşündüğüm çizgi film.

    ama çizgi filmden çok daha fazlasıydı. 7-8 yaşlarındaki çocukların o dönemde bunları izlediğini söylesek bugünün çocukları hatta anne babaları cinnet geçirir herhalde. şimdiki çizgi filmler herşeyden arındırılmış ve herhangi bir ruhu da olmayan çizgi filmler. nesiller geçtikçe neden insanların son derece şiddetten, cinsellikten, şundan bundan arındırılmış şeyler izlemelerine rağmen görmedikleri şiddetin, öfkenin çok daha fazlasını başkalarına gösterebildiklerini merak ediyorum. bizim çocukluğumuzda temel reis safinaz'ı dudaklarından öperdi. şeytanın ne kadar korkunç ve zeki olabileceğini, şeytana uşaklık edenleri bekleyen sonu gözümüzü kırpmadan izlerdik. saflığı, temizliği de görürdük. bunu ayırt edebilirdik. hayal de kurardık, bugünkü çocukların sahip oldukları imkanların neredeyse hiçbirine sahip olmaksızın.

    uçabilen uçak maketleri, konuşan bebekler, uzaktan kumandalı arabalar var artık. milyon tane çizgi filme, internete, 100lerce kanallı tvlere sahipler çocuklar. ama hayalleri yok. hayal kurmaktan yoksunlar.

    biz uçabileceğimizi düşünürdük, bugünkü çocuklar uçamayacaklarını biliyorlar. bu dünyanın yerleşik kurallarını bilerek büyüyorlar. yerçekimini biliyorlar. süperman'ı görünce h.tir çekiyorlar, biz o dönemde o pelerine ve çizmeye takılıyorduk.

    uçamayacağımızı biliyorduk bilmesine ama hayallerimizde uçtuğumuzu görebiliyorduk. "kesin ip var" diyen nesiller var artık. hiçbir şeyi yemeyen, yutmayan ve üç boyutlu filmler izleyen. kemal sunal filmlerini bile sansürlü izleyen, şener şen'in lan kelimesini bile duyamayan.

    bir, belki daha fazla neslin böyle kavruk kalmasının müsebbibidir clementine. bugün yayınlansa haberlerde "çocuklarımızı zehirliyorlar, benim oğlan altına yaptı" derler günaşırı.

    bazen iyiyi ve kötüyü acımasız bir yoldan anlatman gerekir. filmlerdeki gerçekçiliğe yakın bir gerçeklikle. kötünün cezalandırıldığı, kötünün değirmenine su taşıyanların er geç belalarını bulduklarını ve saf iyiliği çıplaklıkla anlatan bir çizgi filmdir clementine. belki olduğu gibi değil ama olana en yakın, en yalın haliyle.

    belki de insanları düşündüren, sorgulatan şeyler hep heyecan duymak, sevinmek ya da korkmakla başladığı için bu kadar iz bırakmıştır o nesillerde. afedersiniz ama osuruğa gülünmezdi o yıllarda. recep ivedikler yine hep vardı, ama o yıllar; belki yakın geçmişin kötü izlerini taşıyan o nesillerde hep bir şekerin tuzlu tadı etkisi yaratırdı.
    0 ...