...'Doğal olarak kim araştırma geliştirmeye yani Ar-Ge'ye daha fazla para yatırabiliyorsa, o ülkede tıp daha ileri oluyor. Bu anlamda Amerika'da tıpta çok önemli atılımlar yapıldığını biliyoruz. Bunların arasından sıyrılmak size nasıl bir his veriyor?' sorusuna, Prof. Dr. Kalayoğlu şu şekilde cevap vermişti:
Bunların arasından sıyrılabilmek kolay değil, olmadı da. Ama sıyrılabilmek için her şeyden evvel çok iyi bir eğitim almanız gerekli. Ben şanslıydım. Dünyada ilk defa bu işi yapan bir kişinin, Dr. Thomas'ın yanında Pittsburg'da yetiştim. Kendi başıma başlamadan, programımı kurmadan evvel 180 ameliyatta ona yardım ettim. ikincisi, şu anda çalıştığım yerde bu bir ekip işi, zaten bana çok iyi bir ekibi verdiler. O ekibi topladım, o bakımdan çok daha kolay oldu. Ama Amerika acımasız bir ülke. Başında kaideleri koydular. "Bak 10 tane ameliyat yapacaksın" dediler. Bunlardan 8 tanesi yaşarsa, sen burada kalırsın. Eğer 7 tanesi yaşarsa, 3'ü ölürse çekip gidersin. Bu kadar basit. Var mı kendine güvenin? Benim ilk 10'dan 10 hastam da yaşadı ve şimdi ben buradayım. Ama gene her sene takip ediyorlar. Başarı oranında % 90'nın altına düştüğünüz an, çekip gidiyorsunuz. Kim olursanız olun. Ben eylemli profesörüm, hayat boyu profesörlük hakkım var ama o başarı oranım düştüğü an ben orada kalamam.
Organ nakli alanında dünya çapında bir duayen olarak gösterilen ve tıp literatürüne giren çalışmaları ile kamuoyunda saygın bir bilim adamı olarak anılan Prof. Dr. Münci Kalayoğlu, Amerika'da geçirdiği 30 yıldan sonra geçtiğimiz günlerde Türkiye'ye kesin dönüş yaptı.
Bugüne kadar 45 bin ameliyat ile 1500 karaciğer nakli gerçekleştiren Prof. Dr. Münci Kalayoğlu'nun hayat kurtaran ameliyatlarıyla; mayın yüzünden iki eli ve ayağını kaybettikten sonra alkol yüzünden karaciğer işlevini yitiren Vietnam gazisinden, karaciğerinde kanser tümörü olan bir bebeğe, Türk sinemasının ünlü oyuncusu Sadri Alışık'a kadar binlerce insana ikinci kez yaşama şansı verdi.
Prof. Dr. Kalayoğlu, dünya tıp tarihinde ilk kez yapılan bir operasyonu da imza attı. Karaciğer komasına giren 17 yaşındaki Rebacca Dreeger adlı genç kızı, insan karaciğeri bulununcaya kadar domuz karaciğeriyle 4 gün yaşattı ve daha sonra karaciğer nakliyle hayata döndürdü. insan genleri aşılanmış domuzların karaciğeri ile genç kızın kanını temizleyen Prof. Dr. Kalaycıoğlu, konuyla ilgili şu açıklamaları yaptı:
Şayet domuz karaciğerini kullanmasaydık, insan karaciğeri bulunana kadar ölmüş olacaktı. Hergün ayrı bir domuzun karaciğeriyle, genç kızın kanını temiz tuttuk. Hamile domuza, tek hücre döneminde iken aşılanan insan genleri ile insanın organik yapısına uyum sağlayabilecek domuzlar yetiştiriliyor. Amerika'da her 8 saatte bir kişinin gereken organ bulunamadığı için ölüyor bu yüzden, insanları organ bulunana kadar yaşatmak için, domuza kurtarıcı gözüyle bakıyoruz.
2 Ekim 2006 tarihinden itibaren Memorial Hastanesi Genel Cerrahi, Organ Nakli ve Transplantasyon Bölümü Başkanı olarak göreve başlayan Prof. Dr. Münci Kalayoğlu'nun Memorial Sağlık Grubu'na katılması için yaklaşık 7 milyon dolar aldığı öne sürüldü.
Wisconsin Üniversitesi, şimdiye kadar bin karaciğer nakli yapan Türk Prof. Dr. Münci Kalayoğlu için 3 Kasım2006'da onur balosu düzenleyeceğini ve 600 davetlinin katılımıyla Madison-Wisconsin'deki Concourse Hotel and Gocersenr's Club'ta yapılacak balonun gelirinin, hastalar ve aileleri için kurulan Doug Miller Vakfı'na bağışlanacağını açıkladı.
Prof. Dr. Münci Kalayoğlu, 1950'lerde isveç, Endonezya ve Macaristan'da büyükelçilikler yapan Veysel Versan'ın kızı; aynı zamanda Dr. Behçet Uz'un torunu olan Belkıs Versan ile evli ve iki çocuk sahibi.