Ağabeyim. Aynı caddeleri arşınladığımız Aynı mekanlarda oturduğumuz aynı havayı ortamı soluyan ailelere sahip olduğumuz ve herşeyden önemlisi aynı sevdaları paylaştığımız ağabeyim. Sen şanslıydın paylaştığımız aynı sevdanın ardından bir Türk'e yakışacak en güzel meslek olan Subaylıkla koşuverdin biz ise gündelik hayatın maddeciliği arasında kaybolduk gittik. Sen şanslıydın paylaştığımız sevdanın ardından Tanrı'nın bir Türk'e vereceği en büyük rütbeye nail oldun. Peygambere Mustafa Kemal'e ve nice Türk yiğitlerine en güzel yerde kavuştun. Bize kalan ise Kemal burkayların Bakanlar tarafından güle oynaya karşılandığı bir ülke oldu. Emanetin çıkmaz sokaklarda kaybedilmek istenirken onu korumak isteyen kollarımız kesilirken ve daha da kötüsü seni Samsun'da uğurlayan onbinler ardına düşen onbinlerin çoğunluğu bile emanetinin battığı karanlığı göremez iken kesilmiş kollarımızla mücadele etmek bize düştü. Apoletleri sökülen ve sökülmek istenen onlarca silah arkadaşın mahpuslarda çürütülmeye çalışılırken bize düştü.
yine de biz de kendimizi şanslı adlediyoruz artık. Mücadele sırası bize geldiği için şanslı adlediyoruz. Tanrı'dan tek istediğimiz bize küçük bir yol göstermesi o kadar.