ikiz kuleleri yerle bir eden amerika'nın kendi başkanlarını öldürmesi gerçeğidir.
rahmetli başkan kennedy'nin kukla olması beklenirken bunun tam aksine davranışlar sergileyerek seçkinler sınıfını kızdırması sonunu getirdi. nazi destekçisi, içki kaçakçısı ve spekülatör bir babanın oğlu olması, kennedy'nin kurulu düzene sadık olacağının garantisi olarak düşünülmüştü. kennedy'nin bir seks manyağı olduğunu ve bununla manipüle edilebileceğini düşündüler. ama ortaya çıktı ki, yaşadığı acıların neticesinde kennedy bir kukla olmasının ötesinde kişiliği olduğunu keşfetti ve ekonomik iyileşme, dünya barışı, uzay programı, sovyetlerle anlaşma, federal rezerv bank'in gücünü kırma ve benzeri politikalar üzerinde düşünmeye başladı. başkan kennedy tarafından imzalanan 11110 sayılı idari emirle özel mülkiyetin elinde olan federal rezerv'in feshi başlatıldı. kennedy aynı zamanda sivil haklar reformunu destekliyor ve vietnam'dan asker çekme sürecini başlatıyordu. bütün bunlara karşılık oligarklar acil ve kesin bir hamle yaptılar. kennedy hükümeti hırsız baronların elinden kurtarmaya kalktığında, wall street çetesi tarafından vahşi şekilde öldürüldü.
bu ölüm amerika'nın gelecekteki başkanlarına ve dünya liderlerine bir mesajdı; "ya istediğimiz gibi hareket edersin, ya da ölürsün"
