illuminati

entry1556 galeri video32
    176.
  1. terör örgütüdür.

    efendim hiçbir zaman masonları ciddiye almadım. zira onlar ya da diğer gizli topluluklar evcilik oyunundan farklı bir şey değiller. masonların kendi ayinlerinde kullanılan kitapları çok ararsanız istanbul sahaflarında dolap altlarında falan bile bulabilirsiniz.

    ama bu illuminati denen şey bir terör örgütüdür. (tabi var olması durumuna göre konuşuyorum) neden diye sorarsanız terör örgütü demek halkta terör yani korku duygusunu yaratmak amacında olan örgüt demek değil mi? şimdi bu illuminati denen örgüt varsa (ismi ahmet, mehmet, süreyya ya da kardeşler pide salonu da olabilir oraya takılmayalım) ve bir kısım halkta bir çekince hatta bir korku duygusu oluşturabilmişse, bu örgüt terör örgütü olmaz mı? ya da illuminati yok diyelim, bu durumda da bu teorileri bir amaç doğrultusunda ortaya süren birilerinin varlığından söz etmemiz gerekmeyecek mi? bu durumda onların eylemlerinin sonucunda halkta bir terör duygusu oluşmuş olmuyor mu? o ya da bu şekilde dünyada bir terör duygusu oluşturuluyor. birileri bizim ya kendilerinden ya da oluşturdukları paravan bir sanallıktan korkmamızı istiyor diye düşünüyorum ben. tabi bu birileri illa ki illuminati ya da fraktallinati gibi zahiri birileri olmak zorunda değil. tüm bu iddiaları ortaya fbi ya da ne bileyim mit, mossad falan da atıyor olabilir.

    biraz dağınık konuşuyorum biliyorum ama. biraz toplayayım ne demek istediğimi. elimizdeki veriler şunlar:

    - bazı komplo teorileri var.
    - bunlar dünya halkının gittikçe büyüyen bir bölümünde bir korku duyusuna yol açıyor.
    - doksanlardan sonra bu teorilerde muazzam bir artış gözlendi.

    şimdi bu üç veriyi bir arada düşünürsek, doksanlarla birlikte birilerinin bu teorileri bir grup insanda korku duyusunu yaratmak için servis ettiğini iddia etmemiz hiç de uçuk olmaz. peki bunu kim yapıyor olabilir:

    a) teorilere konu olan örgüt insanların kendisinden korkmasını sağlayabilmek adına bilinçli bir deşifre olma politikası sergiliyordur.

    ki unutmayalım, tarihteki bütün zorbalar önce halkın kendisinden korkmalarını sağlarlar ki karşılarına geçmeye cesaret edemesinler, onun saflarında bulunsunlar. hatta, belki biraz radikal bir örnek olabilir; lakin kutsal kitaplarda da tanrı inanlara vereceği ödüllerden çok inanmayanlara vereceği cezaları sayar. cennetteki huriler değil cehennem ateşi insanları dine bağlı tutar. birilerini kendi yanınıza çekmenin en iyi yolu onları korkutmaktır.

    b) bir başka güç bu teorileri servis ediyor.

    bu ihtimali de şöyle düşünebiliriz. eğer ikinci bir düşman yaratır ve insanların ondan korkmalarını sağlarsanız, insanları yanınıza çekmeyi başabilirsiniz. burada da savaşları örnek verebiliriz. amerika japonya'yı canavarmış gibi göstererek asker topluyordu ikinci dünya savaşında. ya da ırak'ta kitle imha silahları var diyerek bütün dünyayı arkasına topladı. ama ırak'ta biyolojik veya kimyasal silah yoktu. ki düşünüldüğünde bu taktiğin amerika'nın tarihi boyunca uygulandığını görüyoruz.

    her ne ise sebebi bu politikanın başarılı olduğunu görüyoruz. insanlarda her şeyi onlar (illuminati, amerika vb) yapıyor! algısı oluşturuldu ki bu korkunun insanlara salınıyor olduğunun göstergesi.

    ama bu demek değil ki hiçbir şeyden kuşkulanmayacağız, hiçbir şey olmuyor.

    (bkz: marilyn monroe cinayeti) konusunda yazdım. ki o entry hiçbir şekilde illuminati var çığırtkanlığı yapan bir entry değildir, sadece marilyn'in ölümündeki tuhaflıkları ve gizlenenleri yazdığım bir entry idi.

    gizli güçleri (böyle deyince tuhaf oluyor biliyorum) bir klipte ya da reklamda ya da filmdeki gizli sembollerle çözemezsiniz. michael sikkofield'ın en büyük hatası bu. yok rihanna'nın klibinde şu var, beyoncé burada şu hareketi yapıyor vs tamamen saçmalık, hatta paranoya. yani içlerinde bir kısmı doğru; ancak bunlar ne işe yarayacak ki?

    ben müzik endüstrisini nasıl yorumluyorum? bakın hiçbir işaretten falan bahsetmeyeceğim, sadece okuyun.

    misal michael jackson'ı ele alalım. bu adamın müzik piyasasını alt üst ettiğini, ölmekte olan bir piyasayı dirilttiğini biliyoruz. klip diye bir şey varsa bugün bunu ona borçluyuz. ayrıca moonwalk gibi bir dans figürü de onun eseri. ve hepsinden önemlisi, bence, kliplerdeki toplu dans sahnesi ki bu mj'in alametifarikası deyim yerindeyse.

    mj'in kademe kademe nasıl yükseldiğini hepimiz biliyoruz. özellikle altmışlarda doğanlar buna şahit oldular. belirli bir dönemi yoktu mj'in her dönemde kraldı, değil mi? şimdi peki aynı şeyi madonna, lady gaga, katy perry, britney spears gibi yıldızlar için söyleyebilir miyiz? yani onların mj gibi yıllara yayılmış birer kariyerleri var mı? yoksa hepsi birer "skandal" şarkıyla pat diye gündemimize mi oturdular?

    madonna'nın like a prayer'ının klibini hatırlayalım. kariyerinin zirvesindeki divaların dahi cesaret edemeyeceği bir işe kalkışıp da zenci isa figürünü kullanmış, kendini haça bağlayıp yakmıştı. daha günümüze gelelim, katy perry "i kissed a girl"le patlamadı mı? keza lady gaga erkek mi kadın mı tartışmalarıyla popüler oldu ve alejandro'sundan tut judas'ına her bir şarkısı -özellikle klibi- ayrı birer skandal değil miydi? elbette bunlar bu şarkıcıların ilk klipleri/şarkıları değiller. ama bu şarkıcıların hemen hepsinin bi yerlere çomak sokan şarkılarla patladığını demek istiyorum. tabi bu noktada madonna ve gaga'yı bir tutmamak lazım. lady gaga madonna'nın biraz daha komprese edilmiş hali gibi. kariyerine baktığımızda bunu görürüz. neyse. asıl değineceğim konu bu değil.

    benim iddiam madonna'nın mj'e alternatif olarak piyasaya sürüldüğü yönünde. bunu kanıtlayacak bir verim yok elimde ama her daim böyle düşünmüşümdür. şimdi asıl ilgimi çeken noktaya geleceğim. özellikle doksanlardan itibaren mj'e karşı ağır bir karalama politikasının yürütüldüğünü görürsünüz. hastalığından tutun fil adamın kemiklerine kadar birçok alanda kendisine saldırılmıştı. en sonunda da en olmayacak bir yerden vuruldu mj'e, sübyancı dendi. ki bunun olmayacağını biz hayranları biliyoruz, en yakınları da biliyor. onun çocuklara ve çocukluğa özel bir ilgi gösterdiği açık; ama bunun bebek denecek yaştan beri sahnelerde oluşu ve kendi çocukluğunu yaşayamayışla ilgisi var. haliyle diğer çocuklar mutlu olsun istiyor ve onların mutluluğuyla kendisi de bir nebze geç kalmış bir çocukluk yaşıyor. durum bundan ibaret.

    michael'ın bu saldırılar karşısındaki ilk tepkisi leave me alone oldu. ki yaptığı son hit they don't care about us'ta da bir tuhaflık vardır. şarkıda bahsedilen they kimlerdir? neden onca amerikan başkanı içinde gizli örgütlerle ilgisi bulunmadığı kesin olan yegane başkan roosevelt'in ismi şarkıda geçmekte ve o bunlara izin vermezdi denmektedir? ya da malum gözün önünde you can never kill me demek de neyin nesidir? evet bunlar komplo teorisidir; ama michael'ın tam da yeni albüm arifesinde "doktor hatası"ndan ölmesi biraz fazla tuhaf değil mi? üstelik otopsi raporuna göre michael'ın bir şeylere direndiği de anlaşılmaktadır.

    benim bu konulara ilgi duymam mj sayesinde oldu. o göz möz olayını bilmiyordum o vakitler. mj yeni ölmüştü. anma programını izliyordum. madonna çıkıp konuşur diye bekliyordum. ama ne madonna, ne de michael'ın müziğini yapan kişilerden biri çıkıp da onun arkasından iki laf etmedi. bir de o dönem madonna yeni single çıkarmıştı. ölümünden ya hemen önce ya hemen sonra, tam hatırlamıyorum. "gelin partiye katılın, bu bir kutlama" idi şarkının sözleri. mj'in tam da öldüğü dönemde madonna'nın denk getirip bunu çıkarması tuhafıma gitmişti. acaba aralarında bir sorun mu var diye araştırmaya başlamamla komplo teorilerinin içine daldım.

    bir tuhaflıktan daha bahsedeyim size. dedim ya mj'in alametifarikası toplu dans sahneleri. beyoncé ve britney gibilerinin (ki onların ismini bu yazıda ilk sayışım değil dikkat ettiyseniz) hemen tüm kliplerinde bu sahnelerin bulunduğunu belirtmek isterim. mj'in rolünü çalmaya çalışıyorlar diye düşünüyordum bu kişiler ilk çıktıkları dönemde. özellikle britney spears ile ilgili iki kelam etmek istiyorum. bu kişi mj'inkine benzer bir kariyer dönemi geçirdi. önce skandallarla medya üzerine yüklendi bu kızımızın, sonra tekrar küllerinden doğdu.

    şimdi britney'in birinci ve ikinci dönemini inceleyelim. tıpkı michael'ın leave me alone'u gibi bir isyan şarkısı ile başladı ikinci kariyerine: you wanna piece of me dedi. o şarkıdan sonraki kliplerinin hiçbirinde toplu dans bulunmamasına dikkat çekerim. sanki mj'den rol çalmaya çalışmaktan vazgeçmiş gibi durmuyor mu sizce de? peki ya son klibinin (i wanna go) mj'yin thriller'ına bariz bir gönderme içermesi, tabir caizse selam çakması da tesadüf mü? sanki britney bir şeylerin savaşını verdi ve kendini muazzam bir revizyondan geçirip de piyasada tutunmaya çalışıyor gibi durmuyor mu? ki son klibinde de kafa karışıklığını ortadan kaldırmak için ben mj'leyim der gibi bir hali var. eminem'i michael sikkofield çok kurcaladı o yüzden ben britney'den bahsediyorum.

    birine saygı duyuyorsanız, onun tarzınızı, imzasını kopya etmezsiniz değil mi? gödnerme yapmaktan da öte, arkana on - on beş dansçı alıp dans etmek mj'ye açıkça meydan okumak ve saldırmaktır benim gözümde.

    müzik dünyasında bir şeylerin döndüğü kesin. ama ben orada göz gördüm, burada 666 yapmış demekten anlamam. müziğe bakarım. bir savaş var ortada, bunu görmemek için kör olmak lazım. işin illuminatisi milluminatisi faso fiso. ne döndüğünü çözemedim ama var bir şeyler.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük