Elini koy göğsüme de
dinle sesini ırmakların
atan nabzıdır
yorgun ömrün
yürek çarpıntısı
sanma sakın
Kar yağıyor yollarıma
burnumu sızlatıyor
hüzün kokusu
ben mi rastlamadım
yok muydu yoksa
ömrü gurbet olanı
göğüsleyecek bir sıla
Şiir çiçek açmıyor
kan terliyor yaprak
aslını yitiren bir dekor
salonlara hapsolan dağlar
sokaklar selamıma küs
iç bükey aynalarda
bir ur gibi büyüyor
dünyanın alnındaki kir
Gözlerimde taşıdığım selamı
yolunuza bırakıyorum usulca
belki alırsınız diye
caddelerden geçerken
ya yakıyor öfkenizin yağmuru
aşk soluyan yüreğimi,
şiir çiçek açmıyor
gökyüzünü daraltıyor
hayatın kamburu. **